
Hayatının her alanında Müslümanlara örnek olan Peygamberimiz, (asv) zekası ve önderliği ile büyük sonuçlar doğurabilecek hadiseleri, sorun yaşanmadan çözüme kavuşturmuştur. O’nun (asv) örnek hayatı günümüze ışık tutmaktadır.
Ordu, Mustalikoğulları kabilesine karşı harekete geçmiştir. Zafer kolaylıkla kazanılır... Fakat dönüş yolculuğunun başlarında yaşanan bir olay büyük bir tehlikenin habercisidir.
Bir mola yerinde, Medineli bir Müslümanla Mekke'den hicret etmiş bir diğer Müslüman arasında basit bir sebepten bir tartışma yaşanır. Sonra olay hızla büyür ve bir Mekkeli-Medineli çatışmasına dönmeye başlar. Önlem alınmazsa, o güne kadar Müslümanların en büyük maddi güç dayanaklarını oluşturan iç birlik ve kardeşlik ruhu ortadan kalkmak üzeredir.
Duruma hızla el koyan Hz. Muhammed (asv) emir verir; ordu yürüyüşe geçer. Oysa her zaman molada geçirilen günün en sıcak saatleridir. O gün akşama kadar ve gece boyu hızlı tempoyla yürüyüş devam eder. Ertesi gün öğle saatlerinde nihayet mola izni verilir, ama neredeyse yirmi dört saattir hareket halinde olan orduda hiç kimse dünkü kavgayı devam ettirebilecek güce sahip değildir. Bütün ordu yarı baygın bir biçimde uyuyakalır. Bu arada Hz. Muhammed (asv) baş gösteren tehlikeyi ortadan kaldıracak girişimlerde bulunmuş, kavganın büyümesi adına en tehlikeli saatler de atlatılmıştır.
Saadet Asrından
İmam Ahmed’in de kendi senediyle Muâz b. Enes el-Cühenî (r.a.)’tan rivayet ettiğine göre Rasûlullah (s.a.) şöyle buyurmuştur:
“Kim «Kul huvallâhuehad» suresini tamamlayıncaya kadar on defa okuyacak olursa, Allah ona cennette bir köşk bina eder.”
Bunun üzerine Hz. Ömer (r.a.): ‘O halde ey Allah’ın Rasûlü biz de pek çok okuruz’ deyince, Rasûlullah (s.a.) “Allah’ın mükâfatı daha çok ve daha hoştur.” diye buyurdu.
[Müsned, III, 437]
***
Câbir b. Abdullah (r.a.)’tan rivayete göre Peygamberimiz (s.a.) şöyle buyurmuştur:
“Sizden biriniz mescidinde (farz) namazını bitirince, namazından evi için de bir pay ayırsın. Şüphesiz Allah, onun evinde namazından dolayı bir hayır takdir eder.”[Müslim, I, 539]
***
Enes (r.a.), çocuklara rastladığı zaman onlara selam verir ve: “Resûlullah (s.a.) böyle yapardı.” derdi. [Buhârî, 6247; Müslim, Selam 15]