Kesinlikle küçümsemiyorum…
Cumhuriyet’e giden yolda Sivas çok önemli bir duraktır…
Evet, Milli Mücadele yolunda ilk ve tek ‘Kadın Müdafaayi Vatan Cemiyeti’ Sivas’ta kurulmuştur…
Paşa, daha Erzurum’a gelmeden Sivas 3 miting yapmıştır…
Ancak Mustafa Kemal, 3 Temmuz günü şehire gelmeden yaklaşık 1,5 ay önce Erzurum, 17 Haziran’da Vilayet Kongresini yapmış ve Mustafa Kemal’in vatanın kurtuluşu yolunda Erzurum’da bir büyük kongre toplaması hususunda davet yapmıştır…
Ve bu görev Kâzım Karabekir’e tevdi edilmiştir…
Erzurum’da Albayrak Gazetesi ve kongreyi hazırlayan vatansever yazı kadrosu vardır, o kadar etkilidir ki Paşa, bundan etkilenip, Sivas’ta İradeyi Milliye’yi, Ankara’ya varınca da Hakimiyet-i Milliye’yi çıkarttırmıştır…
Milli Mücadele, Doğu’dan başlamalıdır çünkü 15.Kolordu Erzurum’dadır ve başında Kâzım Karabekir vardır…
Gelen delegelerin iaşesini sağlamak, barındırmak için para yoktur ve ancak Kolordu ve Erzurum halkı vardır…
Sivas’a gidecek para yoktur, ancak Erzurumlu bir kişinin verdiği 900 lira vardır… Paşa, parayı almak istemez ama ‘ilerde devletin parası’ olursa verirsiniz denir...
Ama altını çizerek yazıyor ve söylüyorum ki, ‘Cumhuriyetimizin temelleri Sivas’ta değil, Erzurum’da atılmıştır’
***
Çünkü, Manda ve Himayeye kesin bir dille Erzurum’da karşı çıkılmış, Kuvayı Milliye’yi milli güç olarak görme; Hakimiyet-i Milliye’yi kabul etme kararı Erzurum’da alınmıştır…
Bu karar Zafer kazanılınca kurulacak yeni devletin yönetim şeklinin Cumhuriyet olacağıdır. Kaldı ki Mustafa Kemal, 8 Temmuz gecesi bu kararını ‘Yaz Çocuk’ diyerek, eski Bitlis Valisi Mazhar Müfit Kansu’nun cep defterine yazdırıyor…
*
Dün gece TRT Televizyonunda Milli Mücadele Özel Yayını vardı. Program canlı idi Sivas Valisi Salih Ayhan. Cumhuriyet Üniversitesinden benim de yakından tanıdığım Profesör Recep Toparlı ve Profesör Ahmet Necip Günaydın katılmıştı…
Sivas’ın çok takdir ettiğim özelliği 4Eylül Sivas Kongresine gerektiği gibi sahip çıkmaları. Yanlış anlaşılmasın ben ‘Erzurum sahip çıkmıyor demiyorum’ ama ben iddia ediyorum ki ; Erzurum olmasaydı, Sivas asla olamazdı... Bunun bilincinde olmalı ve anlatmalıyız…’
Programda Fatma Seher Hanım’ın ‘Kara Fatma’ adını Sivas’ta aldığı övünülerek anlatıldı. Bir Erzurum’lu olarak hemşerimizle gururlandık… Unutulmasın ki Kara Fatma, İstanbullu olan asker eşini şehit vermiş, bir Erzurum kızıdır ve 2 Temmuz günü Erzurum’un Ilıca kapısında Mustafa Kemal’i karşılamış, görüşmüş ve Milli Mücadele’de Batı Anadolu’da aktif görev almış, 300 kişilik müfrezesiyle kahramanca çarpışmıştır…
Zafer sonrası kendisine bağlanan maaşı almayarak ‘Ben bütün bunları para için yapmadım’ diyerek Kızılay’a bağışlamış ve kimsesiz bir şekilde yoksulluk içinde hayata veda etmiş…
Milli Mücadele’nin sürdüğü yokluk ve yoksulluk günlerinde cebinden verdiği para ile iki uçak alan ve orduya bağışlayan Nafiz Kotan’ın da bir otel odasında hayata veda etmesi gibi…
Sivas Valisi, Kara Fatma’nın ulusal anlamda daha çok tanınması ve Sivas’a mal edilmesi hususunda çalışma yapacağını belirtti…
Sivas’lıların bu çabasını alkışlıyorum..
*
Sayın Vali’m, biliyorum bu konularda aşırı duyarlısınız…
Milli Mücadele’nin kazanılmasında büyük pay sahibi olan kahramanlarımızla ilgili geniş çaplı çalışma yapmak, şehrin uygun yerlerine onların büstünü dikmek, Mustafa Kemal’le görüşmelerinin rölyeflerini yapmak, Paşa’nın Erzurum günlerini derli toplu kitaplaştırmak bize düşmez mi…
Cumhuriyet’e giden yolda Sivas çok önemli bir duraktır…
Evet, Milli Mücadele yolunda ilk ve tek ‘Kadın Müdafaayi Vatan Cemiyeti’ Sivas’ta kurulmuştur…
Paşa, daha Erzurum’a gelmeden Sivas 3 miting yapmıştır…
Ancak Mustafa Kemal, 3 Temmuz günü şehire gelmeden yaklaşık 1,5 ay önce Erzurum, 17 Haziran’da Vilayet Kongresini yapmış ve Mustafa Kemal’in vatanın kurtuluşu yolunda Erzurum’da bir büyük kongre toplaması hususunda davet yapmıştır…
Ve bu görev Kâzım Karabekir’e tevdi edilmiştir…
Erzurum’da Albayrak Gazetesi ve kongreyi hazırlayan vatansever yazı kadrosu vardır, o kadar etkilidir ki Paşa, bundan etkilenip, Sivas’ta İradeyi Milliye’yi, Ankara’ya varınca da Hakimiyet-i Milliye’yi çıkarttırmıştır…
Milli Mücadele, Doğu’dan başlamalıdır çünkü 15.Kolordu Erzurum’dadır ve başında Kâzım Karabekir vardır…
Gelen delegelerin iaşesini sağlamak, barındırmak için para yoktur ve ancak Kolordu ve Erzurum halkı vardır…
Sivas’a gidecek para yoktur, ancak Erzurumlu bir kişinin verdiği 900 lira vardır… Paşa, parayı almak istemez ama ‘ilerde devletin parası’ olursa verirsiniz denir...
Ama altını çizerek yazıyor ve söylüyorum ki, ‘Cumhuriyetimizin temelleri Sivas’ta değil, Erzurum’da atılmıştır’
***
Çünkü, Manda ve Himayeye kesin bir dille Erzurum’da karşı çıkılmış, Kuvayı Milliye’yi milli güç olarak görme; Hakimiyet-i Milliye’yi kabul etme kararı Erzurum’da alınmıştır…
Bu karar Zafer kazanılınca kurulacak yeni devletin yönetim şeklinin Cumhuriyet olacağıdır. Kaldı ki Mustafa Kemal, 8 Temmuz gecesi bu kararını ‘Yaz Çocuk’ diyerek, eski Bitlis Valisi Mazhar Müfit Kansu’nun cep defterine yazdırıyor…
*
Dün gece TRT Televizyonunda Milli Mücadele Özel Yayını vardı. Program canlı idi Sivas Valisi Salih Ayhan. Cumhuriyet Üniversitesinden benim de yakından tanıdığım Profesör Recep Toparlı ve Profesör Ahmet Necip Günaydın katılmıştı…
Sivas’ın çok takdir ettiğim özelliği 4Eylül Sivas Kongresine gerektiği gibi sahip çıkmaları. Yanlış anlaşılmasın ben ‘Erzurum sahip çıkmıyor demiyorum’ ama ben iddia ediyorum ki ; Erzurum olmasaydı, Sivas asla olamazdı... Bunun bilincinde olmalı ve anlatmalıyız…’
Programda Fatma Seher Hanım’ın ‘Kara Fatma’ adını Sivas’ta aldığı övünülerek anlatıldı. Bir Erzurum’lu olarak hemşerimizle gururlandık… Unutulmasın ki Kara Fatma, İstanbullu olan asker eşini şehit vermiş, bir Erzurum kızıdır ve 2 Temmuz günü Erzurum’un Ilıca kapısında Mustafa Kemal’i karşılamış, görüşmüş ve Milli Mücadele’de Batı Anadolu’da aktif görev almış, 300 kişilik müfrezesiyle kahramanca çarpışmıştır…
Zafer sonrası kendisine bağlanan maaşı almayarak ‘Ben bütün bunları para için yapmadım’ diyerek Kızılay’a bağışlamış ve kimsesiz bir şekilde yoksulluk içinde hayata veda etmiş…
Milli Mücadele’nin sürdüğü yokluk ve yoksulluk günlerinde cebinden verdiği para ile iki uçak alan ve orduya bağışlayan Nafiz Kotan’ın da bir otel odasında hayata veda etmesi gibi…
Sivas Valisi, Kara Fatma’nın ulusal anlamda daha çok tanınması ve Sivas’a mal edilmesi hususunda çalışma yapacağını belirtti…
Sivas’lıların bu çabasını alkışlıyorum..
*
Sayın Vali’m, biliyorum bu konularda aşırı duyarlısınız…
Milli Mücadele’nin kazanılmasında büyük pay sahibi olan kahramanlarımızla ilgili geniş çaplı çalışma yapmak, şehrin uygun yerlerine onların büstünü dikmek, Mustafa Kemal’le görüşmelerinin rölyeflerini yapmak, Paşa’nın Erzurum günlerini derli toplu kitaplaştırmak bize düşmez mi…
