Tercüman Gazetesini hatırlayanlar bilir, gazete logosu altında “"Her sabah dünya yeniden kurulur Her gün taze bir başlangıçtır" ibaresi yer alırdı. Yine siyasi tarihimizde meşhur ve ağır ithamlar içeren Johnson mektubu sonrası İsmet İnönü veciz bir cümleyle cevap vermişti. Yıl 1964. İsmet İnönü; ABD Başkanı Johnson’a cevabında, “yeni bir dünya kurulur ve Türkiye de bu dünyada yerini alır” demişti. İşte Türkiye için yeni bir başlangıç ve yeni kurulan dünyada yerini almak için bütün şartların açık olduğunu görmeliyiz.
Prof. Süleyman Seyfi Öğün bu kapının getirdiği sonuçlardan terörsüz Türkiye için uyarılarıyla birlikte şu değerlendirmeleri yapıyor;
“Biliyorsunuz, birden hiç kimse beklemezken, ve en beklenmeyecek kişiden, sayın Bahçeliden start alan bir süreç bu. Çıktı, malum konuşmayı yaptı. Arkasından gelişmeleri yaşadık. Şimdi bu ne basının nede bizlerin takip edebileceği, derinliklerini okuyabileceği bir süreç değil bikere.
Bunun arkasında bir mutfak var. Şimdi soruyoruz ya, silahlar nasıl teslim edilecek. Oh. Bunlar çktan konuşulmuştur. Nerede teslim alınacak, kim nereye getirecek götürecek, bütün bunların zaten hazırlıkları yapılmıştır.
Bugün bizim sorduğumuz sorular çoktan hazırlıkları yapılmış sorular. Bilmemiz mümkün değildir. Bilmemiz de gerekmiyor. Her devletin bir mahremi vardır.
Bütün bunların ben ayarlanmış olduğunu düşünüyorum. Bunlar lanettayım, birden Devlet Bahçeli, bir gece uyudu, bir rüya gördü, ertesi gün içinde çiçekler açtı, çıktı falan değil.
Bundan, en beklenmeyen kişi, milliyetçi hassasiyetleri en yüksek parti milliyetçi hareket partisi değil midir yani, ezbere söylenen şeydir. Demek ki bunda bir tesadüf falan yok. Dolayısıyla biz, taşımızı, kuvvetli taşımızı, bu Türkiye Cumhuriyeti devletidir. Hatta şöyle söyleyim, bizim tahmin ettiğimizden daha kuvvetli taştır o. Yani, Türkiye cumhuriyeti devleti, Türkiye bir siyasi coğrafya olarak ve yeniden inşa edilmeye başlanan, bunun da müteahhitliğini, mühendisliğini Trump yapıyor, bunu da söyleyim, yep yeni bir şeye gidiyoruz. Yani Trump öyle bir adam ki, konuşmalarından davranışlarından, tepkilerinden bunları süzüp çıkarmak çok zor.
Ama sürece bakıyorum, bütün o düştü kalktı, esti gürledi şeyleri ayıkladıktan sonra, bu adam bişey yapıyor. Bişey yapıyor. Bir dünya denklemi kuruyor. Öyle bir denklem kuruyor ki, burada ağır bir silleyi Avrupa yiyiyor. Ağır bir sille.
Şimdi düşünüyorum, aslında yorumluyorum. Tartışılabilir. Bu son Hindistan Pakistan meselesinde Hindistan’ın gradosu düştü. Grado değeri, kredisi.
Şimdi bakınız Hindistan’ın yıldızı belki bir yerlerde ışıldıyordur, bu son meseleden evvel bu Modi nin akıllara fikirlere seza bir akıl dışılıkla başlattığı bu süreç, Hindistan ın ensesinde patladı. Bayağı toparlamaları çok zor. Pakistan 2 günde onların 6 uçağını düşürüyorsa ya gitti yani. Birde içinden Çin uçakları çıktı.
Bakıyorsunuz Trump Avrupa’yı bir tepeden seyrediyor. Ve aşağılayarak bakın. Bunda da değişen hiçbir şey yok. Peki ABD ve Avrupa’yı bir araya getiren şey nedir. NATO konsepti değil mi? Şuan İngiltere en açığa düşmüş, nasıl toparlayacağını düşünüyor.
Ağır bir tokat yedi Avrupa, ben görüyorum ki, ikinci bir tokat diyemem, ama hafif bir omuz atma, kime İsrail’e. Ama şunu unutmayalım, İsrail’e asla kıyamaz, İsrail’in çıkarlarına aykırı adım atmaz, ama İsrail’i tornadan geçirecektir.
Birçok şey söylüyorum, bunları birbirine bağlamak lazım. Tornadan geçirmek istiyor İsrail’i. Şimdi, Trump’un kafasında ne istiyorsun sen, güvenlik meselesi mi, ben senin güvenliğini sağlayacağım, İran mı temizledik mi uzantılarını, temizledik, Hamas mı, onu da temizleyeceğim. “
Devam edeceğiz..