Ali Fuat Cebesoy 1882’de İstanbul’da doğdu. Babası İsmail Fazıl Paşa’dır (TBMM’de Bayındırlık Bakanı olarak görev almış korgeneraldir.). İlköğretim okulunu Erzincan’da tamamlamıştır ve lise için babasının isteği üzerine İstanbul’a gidip Saint Joseph Lisesi’nde okumuştur. Daha sonra tamamıyla kendi isteği üzerine Harp Okulu’nda Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile aynı sınıfta okumaya başlamıştır. Bence Ali Fuat Cebesoy için hayatının milat dönemi bu şekilde başlamıştır. Daha sonra bu milat devam eder ve başarı dolu askeri kimliğiyle siyasete katkılarını görmekteyiz. Cebesoy, Atatürk ile arkadaşlığını güzel bir noktaya getirmiştir. Harp Akademisi sonrası katkılarına başladığı dönem 1905’tir. Kurmay Yüzbaşı rütbesiyle 5. Ordu’ya atanmıştır. Daha sonrasında Beyrut’ta kıta hizmetinde bulunmuştur (Kıt’a hizmeti: Her sınıf ve rütbedeki personelin, mesleki gelişimlerini temin için hazırlanan yönerge ile birlikte muharebe hizmet destek birlikleri vb. ile karargâh ve kurumlarda tespit edilen görevlerdir.). 1906’da Kolağası denilen yani yüzbaşı ve binbaşı arasında kalan rütbeye yükselmiştir. 1908’e kadar 3. Ordu Müfettişliği Karargâhında, 1908-1909 tarihleri arasında 3. Süvari Tümeni Kurmay Başkanlığı’nda ve Karaferya Bölgesi Komutanlığında görev almıştır. Burada göstermiş olduğu başarı dolayısıyla Mecidiye Nişanı ile görevlendirilmiştir. 1909 yılında da Roma Askeri Ataşeliğine atanmıştır. 1911’ e kadar görevine orada devam etmiş ve bu yılda binbaşı rütbesi almıştır. Trablusgarp Harbi sırasında Adriyatik sahillerinde toplanan kuvvetlere silah ve cephane göndermek üzere Avrupa'da ek görevlerde bulunmuştur. Üsküp’te bulunduğu dönem bir tugayı komuta etmiştir. Arnavutluk isyanının bastırılmasında büyük rol oynamıştır. Bu başarıları dolayısıyla durmadan hediyelere layık görülmüştür. Garp Ordusu 1. Şube Müdürlüğü, 1. Kolordu Kurmay Başkanlığı ve sonra da 7. Kolordu Kurmay Başkanlığı görevlerine atanan Cebesoy, 1912- 913 tarihleri arasında 23. Tümen Komutan Vekili olarak Yanya savunmasına katıldı. Bu harekâtta üç yerinden yaralanan Binbaşı Cebesoy'un rütbesi yarbaylığa yükseltilmiştir. Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasıyla 1914’te Şam’da bulunan 25. Tümen Komutanlığı’na atanmıştır. Tümeniyle Birinci Kanal harekâtında yer almış ve buradaki başarısı dolayısıyla Cebesoy’un rütbesi albaylığa yükseltilmiştir. Aynı zamanda burada harp ve muharebe gümüş liyakat madalyalarıyla ile ödüllendirilmiştir. Tümeniyle Çanakkale bölgesine giden Ali Fuat Cebesoy, Seddülbahir muharebelerinde son safhada yerini almıştır. Daha sonra 14. Tümen Komutanı olarak Kafkas Cephesi’ndeki savaşlara ve aynı zamanda Çapakcur muhaberelerine katılmıştır. 1916’da 5. Tümen Komutanlığı’na, 2. Gazze Muharebesi’nden sonra ise 20. Kolordu Komutanlığı’na atanmıştır. 1917 döneminde; 2. Ordu Kurmay Başkanlığı, 3. Gazze ve Filistin Muharebelerinde cephe komutan yardımcılığı ve Kudüs müdafiliği yapmış ve bul yıl da tümgeneralliğe yükselmiştir. Ali Fuat Cebesoy Mondros Mütarekesi'ne kadar 20. Kolordu Komutanlığında görev yapmıştır ve bu arada İngilizlerin iki defa düzenlemiş olduğu Şeria Nehri vadisi boyunca yaptıkları yarma hareketine karşı çıkarak Filistin Cephesi'ne karşı yapılacak olan şeylerden kurtarmıştır. İngilizlerin zırhlı kuvvetlerle donatılmış iki süvari tugayını tamamıyla imha etmiştir. Böylece Torosların düşman eline geçmesini önlemiştir. 1920’de 20. Kolordu Komutanlığı görevi saklı kalmak üzere Batı Anadolu Genel Kuvayı Milliye Komutanı olarak görev yapar. 1920'de Batı Cephesi Komutanı adı altında görevini sürdüren Ali Fuat Paşa, aynı zamanda TBMM üyesi olarak milletvekili olmuştur. Ali Fuat Paşa, Gediz taarruzunda istenilen neticenin elde edilemeyince Mustafa Kemal Paşa tarafından Moskova Büyükelçiliğine gönderilmiştir. Ali Fuat Paşa, 6 Mart 1921 tarihinde TBMM sefiri olarak Moskova Antlaşması'nı imzalamıştır. Ali Fuat Paşa, dönüşte korgeneral rütbesiyle 2. Ordu Komutanlığı'na atanmış ve bu dönemde Meclisteki görevinden süresiz izinli sayılmıştır. Bir yıl sonra ordu müfettişliği görevinden istifa eder ve Meclis faaliyetlerine dönerek Ankara milletvekilliğine devam etmiştir.
Cebesoy, 1925 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk muhalefet partisi olan Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'nın kurucuları arasında yer almıştır. 1926 yılında İzmir Suikastı dolayısıyla İstiklal Savaşı'nı birlikte başlattıkları Kazım Karabekir, Rauf Orbay ve Refet Bele ile birlikte tutuklanmış, İzmir İstiklal Mahkemesinde yargılanmış ve daha sonrasında beraatı gerçekleşmiştir.
1 Ekim 1927 tarihinde yasama görev süresi sona erdiğinde, ordu açığında iken 1927 tarihinde askerlikten de emekliye sevk edilmiştir. Siyasi hayatı ise bir dönem arasının açık olduğu Gazi Mustafa Kemal Paşa ile barışmasından sonra Konya milletvekili seçilmesiyle başlamıştır. İsmet İnönü Cumhurbaşkanı olduktan sonra 1939-1943 yılları arasında Bayındırlık Bakanlığı, 1943-1946 yılları arasında Ulaştırma Bakanlığı ve 1948 yılında TBMM Başkanlığı yapmıştır. Bu yıl içerisinde TBMM Başkanlığından ve Cumhuriyet Halk Partisinden istifa ederek Demokrat Parti'ye geçmiştir. 1950 seçimlerinde Eskişehir'den, 1954 ve 1957 seçimlerinde de İstanbul'dan milletvekili seçilmiştir. 27 Mayıs Darbesi sırasında Yassıada Mahkemelerinde yargılanan Cebesoy, daha sonrasında yine beraat etmiştir. Cebesoy, 10 Ocak 1968 tarihinde İstanbul'da hayatını kaybetmiştir. Alifuatpaşa’ya defnedilmiştir. Yazı için Rüveyda Polat’a teşekkür ederim.