Belediye Başkanlığı seçimlerine az bir zaman kaldı.
Partiler adaylarını henüz açıklamadılar.
Yalnızca AK Parti Büyükşehir Başkan adayını günler öncesi açıkladı onlar da ilçe adaylarını açıklamadılar.
İlçe adaylarının açıklanmasını bekliyoruz, belli ki üzerlerinde çok tartışma yaşanıyor...
***
Mart ’24 seçimleriyle birlikte sözleşme devri de başlamış oldu.
Böylelikle siyasi literatürümüze yeni bir kavram girdi.
O da; ‘Sözleşmeli Başkan Adaylığı...
*
Kimi siyasi partiler bir önceki seçimlerde yaşadığını bir daha yaşamamak için önceki seçimde Başkan olan, bu seçimde partisi tarafından pek de rağbet görmeyen adayları, partilerine alarak, önce seçimi kazandığında başka geçmeyeceğine ilişkin sözleşme imzalatıp, sonra aday ediyorlar...
Yani bir anlamda kendilerini güvence altına alıyorlar.
Aday olan da memnun...
Çünkü ne düşünürse düşünsün, ya da ne yaşarsa yaşasın netice itibariyle aday edilmiştir ve sözler verilmiştir.
Bazı partiler de değişik bir yol deniyor,
‘Aba altından sopa gösteriyorlar’
Deniyor ki ‘Partimiz büyüktür, herkese iş vardır. Aday edilmediğiniz taktirde başka kapıya gitmeyiniz, hepinizi değerlendireceğiz.’
Bu da aday edilmemenin daha nazik yöntemi...
*
Bize göre her ikisi de etik dışı söylemler ve uygulamalar.
İnsanlar bir partide siyaset yaptıklarında, veya bir partiye girdiklerinde sözleşme imzalamıyorlar ya da partileri onlara çıkar sağlayacağına dair herhangi bir söz de vermiyor.
Yıllar içinde partiler arasındaki geçişler dün de yaşandı, bugün de yaşanıyor, yarın da olacak...
Yoksa insan tekamül edemez.
Yani dün düşündüğüyle aynını düşünmesi beklenemez.
Bizim karşı olduğumuz; Çıkar Sağlamak veya Sözleşmeli Başkan Adaylığı...