Allah dostlarından...
Talebesi anlatıyor;
Bir sabah hazır olduğumuz yere teşrif edip, hatır sorarken, halimi arz edip, “ Efendim, benim şu kadar lira borcum var idi. Günü geldi sıkılıyorum. Üç gün izin verirseniz memlekete gidip öder gelirim” dedim.
“Biraz sabret, geceler gebedir” buyurdular.
Birkaç gün sonra, münasip lisanla tekrar hatırlatmak zarureti hasıl oldu. Zira memlekette, "borçtan kaçtı" sözleri de gelen haberler arasında idi.
Hz. Üstazın sözü yine evvelki gibi idi, “Geceler gebedir.”
Fakat bir gün sonra bana, “ Memlekette nerden vereceksin bu parayı? diye sual ettiler.
İşin en canlı noktası da burası...
“ Efendim, babamdan kalma bir bağım var, üç bin lira eder. Onu satıp veririm” dediğimde Hz.Üstazın rengi birden değişti. Mübarek gözleri buğulandı. Ve ... çu sözler döküldü, “Biz kardeşlerimizin evini bağını satmak değil, birini iki etmekle mükellefiz.”
İkinci gün bir tüccar ağabeyimizden ödünç para alıp parayı bana verdiler. Sonra ödedim.
Sünnetle yaşamak
Ebu Hureyre (r.a.), Resulullah (s.a.v.) şöyle buyurdu dedi:
“Selam, Allah’ın yeryüzüne koyduğu/indirdiği isimlerden bir ismidir. Selamı aranızda yayın.” [Buhârî, Edebü’l-Müfred (989)]
***
Temim ed-Dârî (r.a.) hadisinde merfu olarak şöyle buyrulmaktadır:
“Kulun kıyamette ilk hesaba çekileceği konu namazıdır. Namazlarını eksik bırakmamışsa tam olarak yazılır. Eksik bırakmışsa, Allah azze ve celle, meleklerine şöyle der: ‘Bakın bakalım kulumun yapmış olduğu bir nafilesi var mı? Varsa, farzlarını onunla tamamlarsınız.’ Daha sonra zekatı ve tüm amelleri aynı şekilde hesap edilir.” (Ebu Davud)