Evet, bazen hayır şer gördüğümüzde gizlidir. Bizim hayır diye isteyip dua ettiğimiz, Rabbimizden ısrarla istediğimiz şeylerin aksine bize ne gibi zararlar getireceğini bizler bilemeyiz...
Bazen bazı işlerden ve kişilerden uzak dururuz, içimiz kabullenmez ve birçok hayrı kaçırırız.
Bu nedenle şu sözleri göz ardı etmeyelim, “Allah belki bu durumda sana hayır dilemiştir. Allah bazı işleri ancak hayır için erteler.”
Peygamber Efendimiz (sav) döneminde yaşanan hadise tam da bu konuya örnektir;
Evlendi ve ilk gece eşinin yüzünü açtı rengi siyah idi, güzel de değildi. Zifaf gecesi eşini terk etti. Eşi bunu anlayınca birkaç gün sonra adamın yanına giderek “hayır belki şerrin içinde saklıdır'' dedi ve ikna etti, zifafını tamamladı.
Ama kalbinde yine sıkıntı vardı, eşinin şeklinden dolayı. İkinci bir kez eşini ve şehri terk etti. Bu sefer aradan 20 yıl geçti, eşinin ondan hamile kaldığını bilmeden geçen 20 yıl...
Yıllar sonra şehre geri döndü, namaz için camiye girdiğinde genç bir vaizin çok muhteşem vaaz ettiğini gördü. Dehşete kapıldı, çok hoşuna gitti. Oradakilere bu genç delikanlı alimin kim olduğunu sordu.
Yıllar önce buralardan göçüp giden Malik isminde birinin Enes isminde ki oğlu olduğunu söylediler.
Namazın ardından gencin yanına gider ve "Seninle evinize kadar geleceğim. Kapıda bekleyeceğim, annene ‘hayır belki şerrin içinde saklıdır’ diye dersin” dedi.
Dediği gibi yapıp eve gittiler, genç adam annesine bunu der demez, "Koş koş evlat, o senin baban" diyerek kapıda bekletmemesini istedi.
Çok sıcak bir karşılama oldu. Zira annesi oğluna, "Oğlum baban bizi terk etti yalnız bıraktı gitti" dememiştir. O yüzden baba sevgisi tazedir.
İşte o anneden ‘Enes İbn-i Malik’ olmuştur.
Efendimizden (sav) 2268 hadisi rivayet etmiştir. Efendimizin (sav) hizmetkarı olmuştur. Allah senden razı olsun ey Enes'in annesi, bize böyle güzel evlat yetiştirdin ve bize güzel bir ders öğrettin.