‘Şimden girü hiç kimse ne kapuda ve divanda ve meclis ve seyranda Türki dilinden gayri dil söylemeye’
‘Bugünden sonra hiç kimse sarayda, divanda, meclislerde ve seyranda Türk Dilinden başka dil kullanmaya...’
Dünyada başka millet yoktur ki dilini diğer dillerin istilasından korumak için ferman çıkarsın...
Hemen herkesin bildiği bu ifadeler Karamanoğlu Mehmet Bey’in 13 Mayıs 1277 tarihinde Konya’da yayımladığı işte o ünlü Fermanından alınma…
Millet olarak yaşamanın ilk şartının dil birliği olduğunun bilincinde olan Mehmet Bey, söz konusu bu fermanı ile Türkçe’yi resmi devlet dili olarak ilan eder.
Amaç bir anlamda Farsça’nın egemenliğini kırmaktır…
*
Bu fermanın üzerinden tam 747 yıl geçti.
Mustafa Kemal Atatürk'ün talimatıyla 1932'de düzenlenen "Birinci Türk Dil Kurultayı"nın açılış günü olan 26 Eylül’ü içerisine alan hafta, her yıl "Dil Bayramı" olarak kutlanmakta
*
Asya’dan Anadolu’ya gelen Türkler, bu süre içerisinde birçok devlet kurdu, gün geldi cihana hükmetti…
Ama Türkçe bir dünya dili olamadı.
Asya’da, Avrupa’da ve Afrika’da zaman zaman konuşuldu ancak, dünyanın beş kıtasına etkin biçimde ulaşamadı.
Bu gün Çin’den Adriyatik’e kadar dünya coğrafyasında Türkçe konuşulmakta ve insanlar anlaşmakta...
Türkçe bir dünya dili ama başka dillerin sömürüsü altında...
Özellikle de İngilizce, Fransızca ve ne idüğü belirsiz, kişiye özgü bir takım yapma ve imgeler dizisi bir dil...
Bu gün kim diyebilir ki Kızılay; işyerleri ve barındırdığı tabelaları ile bir Türk meydanıdır.
Birçok şehrimizde garip garip iş yeri isimleri...
Ya gençlerin telefonda konuşmaları ve mesajlaşmaları ?...
Kullanılan kelimelerin bir çoğu yarım yamalak, konuşan ve yazandan başka kimsenin anlamadığı, kırk yamalı bohça gibi...
Kim iddia edebilir ki dilimiz; dünya; bilim, edebiyat ve akademi dili olma yolunda hızla ilerlemektedir.
*
Gelin dilimizi doğru ve güzel kullanalım.
Nesiller arasında köprü vazifesi gören, anlaşmalarını sağlayan Türkçemize özen gösterelim, başka dillerin egemenliğinden kurtaralım ve gerçekten Dil Bayramını kutlayalım.
‘Şimden girü hiç kimse ne kapuda ve divanda ve meclis ve seyranda Türki dilinden gayri dil söylemeye’