Askeri ve Uluslararası İlişkiler uzmanları, İran’da bir rejim değişikliğinin çok zor olduğunun altını çiziyorlar. ABD’nin süreçte İsrail’in ve Siyonistlerin oyununa dahil olup olmayacağı belirsiz. Trump’ın ve Cumhuriyetçilerin ideologları, ABD’nin müdahalesine karşı duruyor. Gelişmelerin Türkiye’yi yakından ilgilendirdiğini söylemeye gerek yok.
Trump’ın partisinin sağ kanat ideologları; Tucker Carlson ve Steve Bannon:
- İran’da örtülü bir rejim değişikliği operasyonu var. ABD istihbaratı, İran nükleer programının iddia edildiği gibi ileri olmadığını biliyor. İstihabrat şefi Gabbard, İrana İsrail saldırısının görüşüldüğü Camp David toplantısına çağrılmadı. Çünkü İran’ın hemen bir kaç günde bomba yapacak durumda olmadığını söyleyecekti
İran bombasına en az 12-13 ay vakit var. Ama İsrail -yarın yapacaklar diyerek saldırdı. İsrail İran’da rejim değişikliği yapıyor. İran üst düzey kadroları o yüzden suikastle öldürdü. Washington’da da buna destek verenler var. Ancak İran’da Irak benzeri senaryonun sonuçları/ riskleri konuşulmuyor. Konuşmaya çalışanı da susturuyorlar. İsrail’in İran’da rejim değişikliği yaptığını ABD neden konuşmuyor. Bunun ABDye dünyaya etkilerini neden konuşmuyoruz/konuşamıyoruz ? (Kaynak:Selim Atalay)
Rejimi yıkmak!
MHP Lideri Devlet Bahçeli, “Bir defa şu gerçeğin idrak ve ifadesi fikir ve siyaset namusu adına mecburidir ki, İsrail küresel emperyalizmin kiralık katili, şımarmış ileri karakolu, bölgesel barış ve istikrarın amansız muhalifidir. İsrail’in geçim kapısı; savaştır, saldırıdır, şiddettir, şirrettir, şekavettir, şer emellerin takip ve tahkiminden ibarettir.”
Uzmanların, İran rejiminin değişiminin uzaktan bombalamalarla mümkün olmadığının altını çizerken, karadan bir işgal hareketi için PKK’nın Suriye kolu PYD/YPG, İran kolu PJAK’ın hevesli olduğu gözden kaçmıyor.
PJAK, İran’a saldırının başladığı günden itibaren isyan çağrısı yapıyor ve İsrail’e hizmet etmeye hazır olduklarını bağırıp duruyor. Böyle bir gelişmenin Türkiye’yi de etkileyeceği unutulmamalıdır.
Belirleyici durumun ABD’nin alacağı kararla ilgisi olduğu ifade ediliyor.
Diğer yandan Azerbaycan Türkü Gazeteci Mesut Haray’ın aktardığına göre KDP-İ (Kürdistan Demokrat Partisi - İran) ve PJAK (Kürdistan Özgür Yaşam Partisi), Türk şehirlerine yönelik tehditler ve işgal hazırlıkları yaptıklarını bildiriyor. PJAK açıklamasında Batı Azerbaycan’ı ele geçirip, kanton kuracağını deklare ediyor.
Irak ve Suriye’de bulunan PKK’nın kollarından çok sayıda teröristin İran sınırına doğru hareketlendiğine dair iddialar ise dikkat çekici. Böyle bir gelişmenin Türkiye’yi rahatsız edeceği muhakkak, fakat PKK ve alt gruplarının Kürtleri İsrail’e taşeron yapma gayreti de ayrıca dikkat çekici.
Terörsüz Türkiye süreci!
PJAK açıklaması 16 Haziran tarihli. Hesapları İran’da kaosun büyümesi durumunda Batı Azerbaycan’da silahlı şehir savaşına başlayacaklarını ve kendi yönetimlerini kuracaklarını açıkladı. Mesut Haray’ın verdiği bilgilere göre; Sosyal medyada paylaşılan videolarda, örgüt üyeleri dağlarda silah eğitimi yaparken görüntülendi. Bu açıklamada kullanılan "özyönetim" ve "şura sistemi" gibi ifadeler, daha önce PKK’nın Suriye’deki kantonlar kurarken kullandığı sözlerle örtüşüyor. Mahabad hayaliyle Siyonizmin hizmetine girme mevzusu nasıl pazarlanır bilinmez ama Türk Devlet aklının “Terörsüz Türkiye” projesinin ne denli hayati olduğunu bu gelişmeler eşiğinde daha iyi anlamlandırabiliyoruz.
Iran da da suriyede oldugu gibi , bize calisacak teröriste kravat takip yeni rejimin başına geçirilmesi neden olmasin diyor Netanyahu nun abisi.