Son yıllarda ekonomik ve siyasi ilişkilerimizin arttığı kardeş ülkelerden biri olan Azerbaycan 1991 yılında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin dağılmasından sonra bağımsızlığını kazanmıştır. Azerbaycan, Bolşevik ihtilalinden sonra 1918 yılında Mehmet Emin Resulzade önderliğinde kazandığı bağımsızlığı ise uzun sürmemiştir. Lenin, Stalin ve diğer SSCB liderleri dönemlerinde SSCB’ye bağlı olarak yaşayan Azerbaycan, Glasnost ve Perestroyka ile yeniden bağımsızlığını kazanmak için mücadeleye başlamıştır. Azerbaycan’ın yeniden bağımsızlığı için mücadeleye başlayan halk cephesi lideri Ebulfeyz Elçibey’dir. Elçibey daha sonra ülkesinde yaşanılan bir devrim ile düşürülmüş ve Ankara da tedavi gördükten sonra ölmüştür. Elçibey’den sonra Azerbaycan’ı önce Haydar Aliyev daha sonra ise bugün İlham Aliyev yönetmektedir. Peki, Azerbaycan’ın ekonomik bakımdan önemi nedir? Azerbaycan doğal ve petrol bakımından zengin bir ülkedir. Özellikle Hazar petrollerine sahip olması Azerbaycan’ı daha da etkili kılmaktadır. Azerbaycan’ın komşu iki devletle yaşadığı sorunlar ise şöyledir. Azerbaycan ile İran arasındaki temel sorun İran’da yaşayan 30 milyona yakın Azeri Türkünün olmasıdır. Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki temel sorun Dağlık Karabağ sorundur. Bu sorundan dolayı Türkiye, Ermeni sınır kapısının kapatmıştır. Türkiye ile Azerbaycan arasında ki en önemli ortak çalışma Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı projesidir. Azerbaycan bu boru hattı ile Hazar petrolleri batıya satabilmektedir. Asrın projesi olan bir diğeri ise NABOCCO doğal gaz boru hattıdır. Bu hat ile Azerbaycan doğalgazı Avrupa’ya Türkiye aracılığı ile taşınacak ve Avrupa’nın Rusya’ya bağımlılık azalacaktır. Ne yazık ki bu proje yarım kalmış ve tamamlanmamıştır. Projenin yarım kalmasında bölgede çıkarları olan batı devletlerin etkisinin olduğu bilinmektedir.
Yıllarca Türklerin çoğunlukta olduğu Dağlık Karabağ’a sistemli olarak Ermenilerin yerleştirilmesi Karabağ sorunun ortaya çıkmasına neden olmuştur. 1988 yılında Ermenilerin çoğunlukta olduğu Karabağ meclisinin Ermenistan’a katılma kararı Azerilerin tepkisini çekmiş ve sonrasında ise savaş başlamıştır. Rusya’nın bölgede insanlardan silahların teslimi istemesi ve buna sadece Azerilerin yanaşması vahşi cinayetlerinden işlenmesine yol açmıştır. Savunmasız kalan Karabağlıların en acımazsızca öldürüldüğü yer Hocalı olmuştur. Kadın, çoluk, çocuk, yaşlı demeden tıpkı Birinci Dünya Savaşında Anadolu’da yaptıklarının aynısını Ermeniler bu seferde Hocalı da yapmışlardır. Yüzlerce sivil, masum insanın katledildiği vahşet ne yazık ki batıdan istediği tepkiyi alamamıştır. Çok şükür ki yıllar sonra Türkiye’nin de desteğiyle Dağlık Karabağ işgalden kurtarılmıştır.
Sayın Yazar, Aliyev ,7 Ekim 2023'de Gazze zulmü başladığı zaman, İsrail'den taraf olmuştu. Yıllarca Azerbaycan, Yumurtalık'a, İsrail'e sattığı petrolü pompalamış, Türkiye de o petrolü, gemileriyle, zalim İsrail'e taşımıştı. O zaman bir medya, büyük harflerle bir başlık atmıştı. " İki millet, tek ihanet". Bu iki devletin, zalimce katledilen o mazlum, biçare insanların ölümünde payları yok mu elbette çok var. ABD, AB de İsrail'e yanındayız dediler her türlü yardımı yaptilar. Bunların onlardan ne farkı kaldı?. Yarın Hakk'ın divanına vardığımızda,o amel defterlerinde her şey tek tek yazılı olarak karşımıza çıkacak. Yüce Rabbimiz " zalimlere yardım etmeyin, ateş sizi de yakar. ( Hicr - 113) " buyurmuştu. Acaba o zaman Allah'a ne cevap verecekler?. Selamlar.