Şarkılarından oluşan bir proğramla anacağız
Hüseyin Altın’ı hele şükür hatırladık!
Arabesk müziğinin bir zamanlar popüler isimlerinden, söylediği bir çok parça dillerde pelesenk olan, arkasında binlerce hayran kitlesi biriktiren Erzurumlu sanatçı merhum Hüseyin Altın’ı geç de olsak hatırladık. Erzurum Büyükşehir Belediyesi Kültür Sanat Dairesi, önümüzdeki günlerde unutulmuş değerlerimizden Hüseyin Altın için anma proğramı düzenleyecek ve sanatçının ölümsüz eserlerinden oluşan bir nostaljik konser tertipledi.
2016 yılının 23 Temmuz tarihinde evinin balkonundan düşerek hayatını kaybeden 1958 doğumlu Erzurumlu sanatçının anma törenine kızı Hilal Altın da katılacak. Özellikle ‘’Hasret akşamları’’, ‘’Dargınım’’, Maziye gömdüm seni’’ gibi eserleri ile hayran kitlesini artıran Altın, 15’e yakın sinema filminde de oynamıştı. Bir döneme damga vuran, ama bir türlü memleketi Erzurum’da ilgisiz kalınan Altın, ancak daha şimdi hatırlandı. Çileli çocukluk ve gençlik dönemleri yaşayan merhum sanatçının kızı Hilal Altın’ı makamında kabul eden Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, arabesk dünyasının kabul ettiği sanatçı için anma proğramı sözünü verdi, bu söz önümüzdeki günlerde yerine gelecek ve unutulmayanlar arasına girecek.
--
MHP’nin yeni hanesinde hatıra olarak duracak..
En ‘baba soba’!
MHP Erzurum İl Başkanlığı’nın yakında yeni İl binası olarak hizmet vermeye hazırlanan Osmanlı eseri binada tarihi dokusunun ve ruhunun azami ölçüde korunmasına da çalışılıyor. İnşaatı tüm hızla devam eden Erzincankapı semtindeki binanın onarım esnasında odaların birinde yeralan atıl haldeki eski sobanın kaldırılmasına il yöneticileri kıyamıyor. İl Başkan Vekili Cihan Aksakal, en az 100 yıllık olan 3 metre uzunluğundaki kazanı andıran ve eskiden tüm odaların ısınmasına vesile olan sobayı kaldırmayı düşünmediklerini belirterek, ‘’Taş yerinde ağırdır. Bize tarihi anımsatan bu obje de kalsın istiyoruz’’ ifadesini kullanıyor. İlginç görüntüsüyle görenlerin hayranlığını kazanan tarihi odun sobası, antika özelliğini de taşıdığı için belki işlevi olmayacak ama koruma altına alınacak, gelecek nesillere aktarılacak. Görenler soba için ‘’En baba soba’’ diyorlar.
--
Sayesinde parmakla gösterilen tezhip sanatçısı oldu
Hayırlı müşterinin hayrını gördü!
Erzurumlu kafe işletmecisi Hasan Tahsin Yavilioğlu, kendi halinde biri iken, tanıştığı bir müşterisi sonrası bambaşka bir dünyanın, tezhip sanatının içinde buldu kendini, yaptığı eserleri ile farkındalık oluşturdu. Çok da sık rastlanmayan ve de bilmenizi istediğim Hasan Tahsin Yavilioğlu’nun bu ilginç hikayesi kısaca şöyle. Aynı zamanda Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Temel Eğitim Bölümü mezunu, Halk Eğitim Merkezi aracılığıyla Çifte Minareli medresede açılan tezhip kursunun hocalığını yapan Aslı Meva Ötügen, arkadaşlarıyla birlikte 3 Kümbetler civarında bulunan Yavilioğlu Konağı kafesine gider. Burada kafe işletmecilerinden Hasan Tahsin Yavilioğlu ile tanışan Ötügen, tezhip sanatından behseder ve gerekirse kısa süre içerisinde eserler ortaya çıkabileceğini söyler. Bu tür yönlendirmeler devam edince, eline kalemi, fırçayı alan Yavilioğlu, tezhip sanatına başlar. Türk süsleme sanatlarından biri olan tezhibe yatkın olduğu da keşfedilen Yavilioğlu, kağıt yerine hiç de alışık olunmayan bir usule, ahşaba süsleme yapmaya başlar. İki yıl gibi çok kısa süre içerisinde ahşaba yaptığı süslemeler ile dikkatleri üzerine çeken Hasan Tahsin Yavilioğlu, bu alanda ünlenir, ünü artık ülke sınırlarına dayanır. Ahşap süslemeleriyle parmakla gösterilen bir tezhip sanatçısıdır artık o. Bugünlerde sipariş bir çok eser çıkartan ve yakında da sergi açmayı planlayan Hasan Tahsin Yavilioğlu, öylesine bu sanat dünyasına girdi ki, eğitim de almaya koyuldu ve Atatürk Üniversitesi’ne kayıt yaptırdı, Sanat Tarihi okumaya başladı. Bugün hayırla yad ettiği o müşteri ile gelen işaret, ona farkındalık kazandırdı. Bir çalışmasını da bizzat yerinde inceleme fırsatı bulduğum Yavilioğlu kardeşime, bu kutlu yolda başarı diliyorum, onu bu yola vesile eden Aslı Meva hocamızı da alnından öpüyorum.. Az’sınız ama iyi ki varlarsınız..
---
Gezici Bağlama Atölyesi’nin bu defa durağı Emrah’ın köyü oldu..
Tanbura çıkarması!
TRT sanatçılarından bağlama üstadı Erdal Erzincan’ın bir süre önce başlattığı ‘Gezici Bağlama Atölyesi’nin sesi Tanbura’dan çıktı. 1 yıla yakın süredir başta Erzurum, Kars ve Iğdır merkez il, ilçe ve köylerinde yürütülen, çeşitli yaş gruplarının iştirak ettiği Gezici Bağlama Atölyesi çalışmaları, bu kez Erdal Erzincan yönetiminde merkeze bağlı Tanbura köyünde gerçekleşti. Erzurumlu Emrah’ın köyü olarak bilinen köyde ilginç görüntü oluşturan Erdal Erzincan ve amatör bağlama sanatçıları, hem eğitimden geçti, hem de temiz havada eğlenme imkanı buldular. Halk Oyunları ve Halk Türküleri Derneği Başkanı Selahattin Öğdüm’ün de bizzat giderek izlediği atölye çalışmasında, genç bağlama sanatçıları gelecek için umut verdiler. Erdal Erzincan’ın gözü gibi baktığı ve titizlikle yönettiği projede TRT’nin nefesli saz üstatlarından Zafer Taşdan’ın, Atatürk Üniversitesi KKEF Müzik Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Doç .Dr. Murat Kamil İnancı’nın, Kafkas Üniversitesi’nden Doç.Dr. Yakup Açar’ın, müzik öğretmenleri Enes Sönmez, Tekin Erol ve Fatih Dündar ile lojistik ve enstrüman desteğinde bulunan çalgı yapımcısı Kenan Topal’ın ciddi katkıları var. Geleceğin bağlama ve derleme ustalarına ışık tutan projede emeği geçen herkesi kutluyor, kıymetli bulduğum bu çalışmanın aynı şevk ve istekle devam etmesi bir türküsever olarak dileğimdir. Bu benim son kararımdır..
--
TUTTUĞUM BABA SÖZLER: Yalnızlık zannetmeyin ki kimsesiz olmaktır. Asıl yalnızlık kimsen var iken kimsesiz kalmaktır! (Anonim)
DUVARIN DİLİ: Beni başkasıyla aynı kefeye koyduğun gün indirdim seni o teraziden!