Pusula Okurlarına Merhaba! Bu sıcak yaz günlerinde hem serinlemek hem de formda kalmak istiyoruz, değil mi? Hemen hemen her evde bir karpuz kesiliyor, kiraz tabakları dolaşıyor, kavun kokusu mutfağı sarıyor. Peki, bu meyve şöleni bize ne kadar iyi geliyor, ne zaman ‘abartmış’ oluyoruz? Bu hafta diyet köşemizde, yaz meyvelerini keyifle ama kontrollü tüketmenin yollarını konuşalım istedim.
Yaz mevsimi meyveleri, bir yandan sağlık ve serinlik getirirken bir yandan da bizi fark etmeden “fazla şeker” tuzağına düşürebiliyor. Karpuz, kavun, kiraz, kayısı, dut derken gün boyu “tatlı yemiyorum” diyip, meyvelerden bolca şeker alabiliyoruz.
Üstelik meyve tabakları gözümüze o kadar masum görünüyor ki... “Nasıl olsa doğal” diyerek ölçüyü kaçırmak çok kolay oluyor.
Karpuz gibi serinletici bir şey mi var?
Yok! Ama karpuzun o serinletici masumiyeti, dilim hesabıyla değil kilo hesabıyla tüketildiğinde işleri biraz karıştırıyor. Bir dilim derken iki, üç, sonra bir de yanına peynir... derken tatlı yerine koca bir meyve şöleni! Kiraz da öyle: “Bir avuç” diye başlıyoruz, sonra sohbet eşliğinde yarım kilo gitmiş bile oluyor.
Peki meyve akşam yenmez miymiş?
Bu çok sorulan bir soru. Sosyal medyada sık sık duyarsınız: “Akşam meyve yeme, direkt yağa dönüşür!”
Aslında durum o kadar siyah-beyaz değil. Gün içindeki toplam hareket miktarı, diğer öğünlerdeki denge ve meyvenin neyle birlikte tüketildiği çok daha belirleyici.
Yani akşam yenen küçük bir porsiyon meyve, gün boyu dengeli beslendiyseniz problem yaratmaz. Ama hareketsiz geçen bir günün sonunda, gece karpuz-peynir ziyafeti biraz fazlaca gelebilir.
Yasaklayalım mı meyveyi?
Tabii ki hayır. Tam tersine, meyve sağlıklı beslenmenin bir parçası. Lif içerir, su oranı yüksektir, antioksidanlarla doludur. Ama unutmayalım: Doğal olan her şey sınırsız değildir.
Meyveyi daha dengeli tüketmek için birkaç öneri:
- Tek başına değil, yanında bir protein kaynağıyla (örneğin az peynir ya da yoğurtla) tüketin.
- Günün ilk yarısında ya da öğleden sonra tercih edin.
- Tatlı krizinde yoğun şekerli meyveler yerine, yoğurtlu meyve kaseleri ya da donmuş meyve parçaları gibi daha dengeli alternatifler düşünün.
- Günde 1–2 porsiyonu geçmemeye çalışın (örneğin bir küçük şeftali ya da 10–12 kiraz gibi).
Küçük ama önemli bir hatırlatma:
“Doğal şeker, şekerdir.” Bu demek değil ki meyve zararlıdır; hayır! Ama abartıya kaçmak, şeker dengesini bozar. Hele ki kilo vermeye ya da korumaya çalışıyorsanız, meyveyi de öğün gibi planlamak en doğrusudur. Tatlıyı tamamen bırakmak zor geliyorsa, yazın soğuk meyveli yoğurt karışımları şahane bir alternatif olabilir.
Son Söz:
Yaz meyveleri sofralarımızın yıldızı, ruhumuzun ferahlığı… Ama ölçü kaçınca, sağlıklı olan da bizi zorlayabilir. Porsiyonları bilmek, vücudumuzu dinlemek ve keyifli ama bilinçli seçimler yapmak her zaman kazandırır. Bir dilim karpuzla serinlerken, bir avuç kirazla tatlı ihtiyacını karşılarken “yeterince”de kalmayı hatırlayın.