“Allah kuluna kâfi değil mi? Ama seni, O’ndan başka (kulluk
yaptıkları hayali ilah)ları ile korkutuyorlar! Allah kimi
saptırırsa artık onu yola getiren bulunmaz.”
Zümer sûresi / 36
“Tedbir almakta âcizlik gösterme! Tedbire rağmen bir işe
gücün yetmezse, ‘Hasbiyallahü ve ni’mel-vekil de!’
-Allah bana yeter, O ne güzel vekildir!-”
Hz. Muhammed (a.s.m.)
Seni bugüne kadar fakirlikle korkuttular.
Yalnızlıkla korkuttular.
Cümle itibarsızlar seni itibarsızlaştırmakla korkuttular.
Seni bugüne kadar elindeki oyuncakları çekip almakla korkuttular.
Evinle, arabanla, cüzdanınla korkuttular.
Cümle âcizler seni iktidarsızlaştırmakla korkuttular.
Ve hazindir ki, sen de akletmek yerine korkmayı seçtin!
Elinin tersiyle yalancıları itmek yerine, durup dinlemeyi tercih ettin!
Sandın ki, parlak aklın onların imbiğinden geçmeden görünmez.
Hoş endamın onların zevklerine hitap etmezse güzelleşmez.
Bütün biriktirdiklerin onların emrinde olmazsa uçar gider.
Sandın ki, onlara kulluğun daim olursa şöhretin sonsuz olur!
Yanıldın!
Çünkü onların sonsuz bir gelecekte ateşten gayrı dostları...
Yokluktan ve unutulmaktan başka umarları olmayacak!
O hâlde kalbinin önüne kurduğun barikatları artık kaldırmalısın.
Kırmalısın Rabbinle arandaki duvarları...
Ve Allah bana kâfidir...
Kuluna Rahmân’ın tenezzülü lütuf olarak kâfidir...
Bugün değil sonsuzca Allah kuluna kâfidir demeye artık alıştırmalısın kalbini!