“Ve sabret, sonuna kadar dayan: çünkü Allah iyilik yapanların
hak ettiği karşılığı hiçbir şekilde zayi etmez!”
Hûd sûresi / 115
“Sabr ile selâmet buldu erenler
Belâları baldan tatlı görenler
Her ne gelse Hak’tan lezzet bulanlar
Dergâhında anı ictibâ eyler”
Hâce Muhammed Lutfî
“Hayat yediğin kazıkların bileşkesidir!” diyenler var ya, yalan söylüyorlar!
Onlar modern zamanların oyuncağı yapmaya çalışıyorlar seni...
Bir kalbin olduğunu ancak kriz geçirdiğinde hatırlaman için gayretleri!
Oysa sen kalbini unuttuğun her an krizdesin.
Sana; “iyilik yaparsan başına bela alırsın” diye ezber yaptırmaya çalışıyorlar.
Buz gibi bir insan bozması olmanı öğütlüyorlar.
Çünkü onlar karşılıksız sevmek nedir?
Gönülden iyilik neden yapılır?
Niçin çıkarsız destek olunur?
Bilmiyorlar!
Sabretmeyi ahmaklık sanmanı istiyorlar.
İyilikte neden direnir insan akılları yetmiyor.
Her işlerini fani olanda bitirip öylece toprağa karışacaklarını sanıyorlar.
İyiliği Allah için yapmak, karşılığını sonsuzca almak demektir.
Sen mevsimlik tohumlar atma dünyaya...
Sonsuzca hasat edebileceğin iyilikler saçmayı yeğle...
Bırak onlar seni ziyanda sansınlar!
Allah, iyilikleri hiçbir şekilde zayi etmez nasılsa!
Sabret zira kendine çıkarsız iyilikten daha sağlam bir iyilik yapamazsın.