4’ncü ‘Fırat’ devri!
Özellikle güney ilçelerde nüfusu en kalabalık ailelerden biri olan Fırat ailesi, tam 7 dönem sonra TBMM’ye bir vekil daha sokmanın mutluluğunu yaşıyor. Şu ana kadar 4 farklı isimle TBMM’de Erzurum’u temsil etme hakkını kazanan Fırat ailesinden sırasıyla Abdülmelik Fırat, Mehmet Fuat Fırat ve Abdulillah Fırat vekillik yapan isimler oldular. Son genel seçimde tam 7 dönem sonra meclis kapısından içeri giren Fırat’lardan biri de Abdurrahim Fırat oldu. Demokrat Parti’den Erzurum mebusu olarak 1957’de 11’nci dönem mebusu olarak Abdülmelik Fırat ile meclise giren ailenin bu üyesi, 8 dönem sonra, 19’ncu dönemde de DYP’nin milletvekili olarak mecliste 2’nci defa Erzurum’u temsil etme onurunu yaşadı. Abdülmelik Fırat 2009’da hayatını kaybetti. Daha sonra TBMM’den içeri başka giren isim de 15’nci dönemde Mehmet Fuat Fırat oldu. 7 Kasım 2011 tarihinde merhum olan Mehmet Fuat Fırat, tam 3 dönem mebusluk yaptı. İlk olarak 1957’de Bağımsız olarak Erzurum mebusu seçilen Mehmet Fuat Fırat, 20 ve 21’nci dönem de bu defa Refah Partisi’nden İstanbul milletvekili olarak meclisteki yerini aldı. Abdülmelik Fırat ve Mehmet Fuat Fırat’dan sonra Erzurum mebusu olarak TBMM’de gördüğümüz bir başka Fırat da Abdulillah Fırat’tı!. 1991 ve 1995 yıllarında Refah Partisi’nden Erzurum mebusu olarak seçilen Abdulillah Fırat, 19 ve 20’nci döneme adını yazdırdı, iki defa o onuru yaşayan isim oldu. 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılan seçimde bu defa sahnede ailenin fertlerinden biri, Abdurrahim Fırat vardı. 1966 doğumlu Abdurrahim Fırat, tam 7 yıl sonra 28’nci dönem mebusu olarak mecliste milletvekilli sıralarında oturan siyasetçi olarak görev için kolları sıvadı..
Daha önce 3 isimle TBMM’de Erzurum’u temsil eden ailenin son ferdi Abdurrahim Fırat oldu..
---
Canlı canlı bunlar..
Eylül 2020’de Eskişehir Odunpazarı’nda ziyaret ettiğim Balmumu heykel müzesindeki eserler karşısında adeta büyülenmiştim. Atatürk başta olmak üzere tarihi, kültürel karakterler ile geçmişten günümüze sanat ve siyaset dünyasında yer alan 200‘ü aşkın ünlü ismin balmumu heykelleri karşısında adeta dilimi yutmuştum. Yılmaz Büyükerşen’in konuşturduğu heykel sanatında ne kadar başarılı olduğumuzu bir kere anlamış olmuş ve bir yazı kaleme almış, keşke benzer bir serginin de Erzurum’da açılması konusunda bu sütunlarda görüş ve düşüncemi belirtmiştim. Ya bu sergi Erzurum’a gelmeli ya da bir şekilde Erzurum’da da böylesine geniş kitleleri etkileyecek bir sergi açılmalı, gelmeli diye söyleniyordum..
***
Ne yalan söyleyeyim, henüz resmi açılışı gerçekleşmeyen Erzurum Müzesi’nde sergilenen bazı balmumu heykelleri görünce, hiç Büyükerşen ustadan geri kalmayan sanatçılarımızın da var olduğu gerçeğini farkettim. Anadolu’da yaşayan Türk büyükleri ve Erzurum’un sembol isim ve kahramanlarının yaşatılmasını sağlamak için hazırlanan ve teşhir edilen balmumu heykeller, bir defa gerçeği aratmıyor. Canlı gibiler adeta. Her en seninle konuşacak gibi geliyor insana. Bu kadar gerçekçi şekilde sanatını balmumuna adapte eden o ustalara bin selam olsun. İnanıyorum ki sizler de o heykelleri görünce benim gibi şaşıracak ve ne kadar gerçekçi olduğuna kanaat getireceksiniz. Heykel asla sadece heykel değildir diyorum ve bu benim son kararımdır!
Erzurum Müzesindeki balmumu heykeller adeta gerçeği aratmıyor..
---
Bir otelimiz daha yolda..
Hilton, Ramada derken, yeni bir marka otel daha yapılıyor.. Eski Terminal Caddesi’nde, bugün yurt olarak hizmet veren eski Oral Otel’in tam karşısına 5 katlı bir butik otel için kollar sıvandı. Kapalı oto parkı da bulunacak olan otel için bir apartman yıkıldı, harfiyatı alındı bile. Projesi hazırlanan ve inşaatına başlanan otelin yapımını, uzun süredir sadece yurt içinde değil, yurt dışında da Erzurum’u gururla temsil ettiğine inandığım Akgün’lerin üstlendiği bilgisini aldım. 2025yılı için Turizm Başkenti ilan edilen Erzurum’da yapımı bir yıl gibi kısa sürede gerçekleşecek olan otelin şehir oteli arayanlar için iyi bir alternatif adres olacağını düşünenlerdenim. Otelin hangi isimle hizmet vereceği merak ediliyor. Bu arada, Erzurum’un en eski otellerinden olan Kral Otel de çok yakında yeniden faaliyete geçiyor. Pandemi sebebiyle bir süredir kapalı tutulan otelin yeniden hizmete gireceğini bizzat otelin sahibi Hakan Kıral söyledi, bu bilgiyi de paylaşayım istedim.
Eski Otel Oral’ın tam karşısında..
---
Hüznün onbiri!
Özellikle sıklıkla kullandığım ve en çok tuttuğum sosyal medya aracı Facebook’da eski Erzurum fotoğraflarını görünce hüzünleniyor, hemen eskilere gidiyorum. Eski, o güzel günlere.. Bana babamı, anamı, arkadaşlarımı, sokağımı, mahallemi, ne bileyim eski şehrimi hatırlatıyor. İşte onlardan biri. Ama bende inanılmaz hüzün veren fotoğraflardan biri. Erzurumspor’da top koşturmuşluğu da olan, Erzurum futbolu denince akla gelen çoğu ismin birarada olduğu bu fotoğraf. Hemen hemen hepsini tanıyorum, çoğu ile dostluğum olmuş. Bir gariplik de var bu fotoğrafta. Sol ve sağ başlarda yeralan 4 isim de bugün hayatta değil. Allah rahmet eylesin. Bir tesadüf olsa gerek uç başta olan Yalçın Songün, Mehmet Leylioğlu, Hüseyin Bezdim ve Ersin Kayaalp, bugün hayatta değil. Rahmet istemiş olmalılar. Vefat eden ‘köşe taşları’ bu güzel ağabeylere rahmet dilerken, karede yeralan diğer ağabey ve arkadaşlarıma sağlıklı uzun ömürler diliyorum..
Bu fotoğraftaki sol ve sağ baştakiler yok
---
Bir Kızılderili atasözü der ki..
Bir tarih artık yok, istesek de bulamayacağız. Bugün caddesi, sokağı, mahallesi tarih olan eski Toprak Tabya mevkiinde son toprak da konut inşaatı için alınırken geldi o meşhur Kızılderili atasözü aklıma..
Son ırmak kuruduğunda,
son ağaç yok olduğunda ,
son balık öldüğünde
beyaz adam
paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak!
---
TUTTUĞUM BABA SÖZLER :
Tek bir kişinin yokluğu , çevrendeki tüm çokluğu hiç yapar! (Adele)
DUVARIN DİLİ :
Zaten ağırlık yapıyordu. Aklımı başımdan aldığın iyi oldu..
VEDAT BEY.... O KADRO İÇİNDE RAHMETLİ BAHATTİN GÖRAL AĞABEYİMİZDE VAR.