İnsan iradeli mahlûktur!
Yani?
Yanisi ne yapacağına kendisi karar verebilir.
Buradan ne yapmayacağına da kendisi karar verebilir sonucunu çıkarabiliriz.
Ancak son kısım sandığınız kadar kolay değildir.
Yapmaması gerekeni idrak edip, kendini durdurabilmesi epeyce bir insanlık birikimi ister.
Nasıl yani mi?
Şöyle…
İnsan yapacağı işleri belirlerken sükûnetle düşünebilecek ortama sahiptir.
Doktor olmaya karar verirse yapacakları bellidir, planlar, uygularsa başarılı olabilir.
Ancak yapmaması gerekenleri tespit edeceği zamanlar hep dar vakitlerdir.
Öfkeyle kalkınca yapmaması gereken boynuna biner…
Darda kalınca yapmaması gereken başına geçer…
Yani anlık reflekslerle vereceği kararlar hep yapmaması gerekenleri ihlale yarar.
İnsanın yapması gerekenden vazgeçmesi de yapmaması gerekenler hanesine atılan bir çeltikten başka bir şey değildir.
Bundan nasıl kurtulabilir diye düşününce karşımıza insanlık birikimini zenginleştirerek cevabı çıkar.
Ezcümle, insanın insan kalabilmesi onun yapmaması gerekenleri planlayabilme kapasitesiyle doğru orantılıdır.
Çünkü yapması gerekenleri planlamak daha kolay ve rahat bir iştir.
Yapması gerekenler daha çok akılla değil içgüdüyle kuvvet bulur.
İyi bir hayat…
Bol kazanç…
Saygın bir statü…
Bunların planlarken zorlanmazsınız çünkü içgüdüleriniz aklınıza yardımcı olur.
Ancak, başkalarının hayatını mahvetmemek için kendi iyi hayatınızdan vazgeçebilmeniz…
Haram helal ayrımına vakıf bir kazanç anlayışıyla, zahiren çok kârlı görünenden vazgeçebilmeniz…
Namerde boyun eğmemek için size sunulan statüyü elinizin tersiyle itebilmeniz…
Aynı zamanda yerleşik olana başkaldırmanızı, nefsinizi yani gelenekselleşmiş olanı reddetmenizi de gerektirir ki…
Bunun için epeyce ehlileşmiş bir insanlık birikimine ihtiyacınız vardır.
Ne mi anlatmak istiyor bunca uzun cümle…
Şunu…
İnsan doğduğunda insan yavrusu olarak doğar ancak içindeki iyiye meyli; hırslarıyla, arzularıyla törpüledikçe insan olarak yaşamaktan uzaklaşır.
O zaman zaten;
Irkçılık hortlar…
Adalet uçar gider…
Yürek nefsin elinde oyuncak olur!
Etrafımızda bu hale gelmiş ne çok insancık var değil mi?