Paleryum gitti, Serra geldi!
10 yılı aşkın bir süredir alışveriş merkezi olarak Cumhuriyet Caddesi’nde hizmet veren Paleryum, yeni ismi ve konsepti ile misafirlerini ağırlıyor artık. Geçmişte yaşanan bazı tatsız hadiselerden dolayı öncelikle isim değişikliğine giden ve Paleryum olan ismini Serra City olarak değiştiren Alışveriş Merkezi yönetimi, 7 katlı mekanın boya-badanasını yaptı, görsellerini değişti, depolarını onardı. Tefe Tüfe oranlarıyla kira artışlarının yaşandığı, 200’e yakın işyerinin faaliyette bulunduğu merkez, ‘butik avm’ olarak adlandırılıyor. Genel Müdürlüğünü Yahya Öztürk’ün yaptığı alışveriş merkezi yönetiminde güvenlik dahil toplam 80 çalışan mevcut. EMSA TEK Şirketinin idaresindeki, mülkiyeti Vakıflar’a ait yaşam merkezi, yenilenen konsepti ile daha fazla misafir ağırlamasıyla dikkat çekiyor. Genel Müdür Yahya Öztürk, gelen misafirlerin konforlu ortamda alışveriş yapmalarına gayret sarfettiklerini belirterek, son zamanlarda İstiklal Caddesi görüntüsüyle yerli kadar yabancı turistlere de hizmet veriyor olmanın mutluğu içerisinde olduklarını söyledi.
--
Tecrübeli turizmci, Hilton Otel’e genel müdür oldu..
‘Kanber’siz olmadı!
Neredeyse yarım aşıra yakın bir turizmcilik geçmişi olan Bora Kanber, Erzurum Hilton Garden Inn Otel’e genel müdür oldu.
En son 2 yıldan beridir Dedeman Otel’in genel müdürü olarak görev yapan 60 yaşındaki turizmci, bir süre önce kendi isteğiyle görevinden ayrılmıştı. Ümit Genç’in de ayrılması sonrasında Hilton Garden Inn Otel’in yönetimi, Bora Kanber’e teklif götürdü. 9 yıl gibi uzun süre de Erzurum Polat Otel’de genel müdürlük yapan ve artık Erzurum’u mesken tutan Bora Kanber, Hilton Garden Inn yöneticilerinin bu teklifine yok demedi ve karşılıklı anlaşma sağlandı. Yeni otelinde göreve başlayan Kanber, işe farklı bir proğram ile başladı..
Hayırlı olsun ziyaretine gittiğim Bora Kanber, Erzurum turizmi ile ilgili ilginç tespit ve değerlendirmelerde bulundu. Kanber’in, ‘’Erzurum’un kültürel ve gastronomi anlamında eksiği var. Bu kadim şehir gerek kültürel ve gerekse gastronomi konusunda zengin bir şehir, potansiyeli olan bir kent ama parlatılamadı. Oysa bunların çok önceden öne çıkması gerekirdi. Kış ve kayak sporlarında marka oldu ama tanınırlık açısından bir tek cağ kebap ve kadayıf dolmasına takıldı kaldı’’ değerlendirmesini ilginç ve de doğru buldum ki, bu benim son kararımdır!
---
‘Bayram’ da o kervana katıldı..
Özlü sözde olduğu gibi ‘’Vedalar acıtsa da gitmek gerekir’’demiş olmalı Prof.Dr.Ednan Bayram.. Hep gariban babası, fakir fukara dostu olarak çevresinde tanınan ve sevilen Prof.Dr.Ednan Bayram da ‘artık yeter’ deyip, şehri mübarekeyi terkedenler kervanına dahil olmuş. 40 yılı aşkın bir süredir Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi‘nde görev yapan Kardiyoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi tecrübeli hekim, emeklilik kararını aldı ve, Manisa’ya yerleşti. Kuşkusuz sevenlerini ve yakın çevresini terki diyar ederek üzen Bayram hoca için bu vedanın en önemli sebebi çocuklarının Manisa’ya yerleşmiş ve burada iş, ticaret hayatını sürdürüyor olması. Bir süre Manisa’da dinlenmeyi planlayan Prof.Dr. Ednan Bayram, hekimlik mesleğine dönüş yaparsa bunun ancak İzmir’de mümkün olacağını söylerken, emeklilik ve şehirden ayrılma kararını alırken çok düşündüğünü ama buna mecbur kaldığını belirtiyor. Bu şehirde aranan ve de aranacak olan bu kıymetli hocamıza aldığı bu karardan dolayı saygı duyuyor, kendisine ve ailesine bundan sonraki yaşamında sağlık, huzur diliyorum..
--
İMO, hep kağıt üzerinde kalan komisyonları ayağa kaldırıyor..
Bu da bir şeydir!
Bana göre de Erzurum’da ETSO’dan sonra önemli sivil toplum örgütlerinden biridir İnşaat Mühendisleri Odası.
Geçtiğimiz aylarda kongre yapan ve yeni başkan ile yönetimin seçildiği İMO’dan, imari ve mimari bir çok sorunu bulunan Erzurum’un bu sorunlarına karşın bugüne kadar çözüm odaklı ne bir çalışma, ne de bir yaptırım ya da tepki görmedik, göremedik.
Bir çok STK gibi İMO da modaya uydu, sessiz kalmayı tercih etti, ‘’Ben karışmayayım’’ dedi, durdu.
Çiçeği burnundaki başkan Melih Ermancık’ı ve de yeni yönetimini bir önceki yönetimlere oranla biraz daha canlı, biraz daha aktif ve biraz daha bir şeyler yapmaya kitlenmiş gibi görüyorum.
Özellikle son günlerde gerçekleştirdikleri ziyaretlerde bu enerjiyi hepsinde gözlemekteyim.
Sanki böyle Erzurum’un özellikle yanlış imar uygulamaları konusunda çözüm odaklı çalışma içerisine girecek gibi duruyor.
Bugüne kadar bir çok STK’da olduğu gibi İMO’da da kağıt üzerinde kurulu bulunan komisyonlar, çalıştırılacağa benziyor.
Aralarında kamu yatırımlarını İzleme gibi çok da afilli olan komisyon da dahil olmak üzere bunlar hayatiyete geçirilecek, hatta üyeleri bile belirlenmiş olduğu belirtiliyor.
Biraz garip bir cümle gibi gelebilir size ama en azından bu komisyonların ‘çalıştırılmasını çalışmaya çalıştırılmaları’ bile kıymetlidir.
Aldığım bilgiye göre bu komisyonların en azından üzerine düşülecek ve alınacak kararlar nihayetinde İMO’nun yönetimine gelecek, yönetim de ona göre bir yaptırıma gidecek.
Artık ellerin taşın altına konulması gerektiğine inandığını tahmin ettiğimiz İMO yönetimi başta olmak üzere gerek kamuda çalışan ve gerekse serbest çalışan inşaat mühendislerinin kararları şehir için çok güzel olacak, yanlış uygulamaların önüne geçileceği gibi muhtemel yanlış kararların da önünü kesmeye yarayacak.
O açıdan başlıkta dediğim gibi bu da bir şeydir ve böylesine önemli bir konuda komisyonlara hayat vermeyi planlayan İMO yönetimine bin teşekkür..
---
Yeni rektöre kaptan benzetmesi..
Rektörlük seçimi için kulis faaliyetlerinin yoğunlaştığı Atatürk Üniversitesi’nde rektör yardımcısı Prof.Dr.Atilla Keskin’den, yeni gelecek olan rektör ile ilgili ilginç bir yorumda bulundu.
‘’Rektörümüz Prof.Dr.Ömer Çomaklı başkanlığında biz Araştırma Üniversitesi hüviyetine getirdiğimiz Üniversitemizi sağ salim limana yanaştırmış bulunmaktayız’’ diyen Prof.Dr.Atilla Keskin, ‘’Artık geminin dümenine geçecek kaptan fırtınaya doğru yola çıkacak. Geri dönüşü olmayan bir yoldur bu’’ dedi.
Yeni Nesil Tasarım Dönüşüm projesi sayesinde Üniversite’de çok şeylerin değiştiğini belirten Prof.Dr.Atilla Keskin, zaman zaman sıkıntılar yaşanmasına rağmen ciddi, kararlı ve tutarlı politika ve uygulamalarla belli bir hedefe ulaştıklarının altını çizdi.
--
Çalmaşur ‘Ben de varım’’ diyor
Bir çok ismin rektörlük için talipli olduğu Atatürk Üniversitesi’nde bir aday müracaatı da Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Önder Çalmaşur’dan geldi. 2020 yılından beri Ziraat Fakültesi Dekanlığı görevinde bulunan, geçmişte de bir çok idari görevde bulunan 60 yaşındaki akademisyen, bugün YÖK’e resmi başvurusunu yapıyor. Mesaiden arta kalan zamanlarda bir çiftçi gibi köyündeki tarlasında çalışan, çift süren, traktör kullanan, ekin biçen Prof.Dr.Önder Çalmaşur’un aday adaylığı akademik çevrelerde memnuniyetle karşılanırken, şimdiden rektör olması halinde birlikte çalışacağı ekibi de belirlemeye çalıştığı gözleniyor. Prof.Dr.Çalmaşur, ‘’Uzun bir zamandan beri üzerinde çalıştığım projelerim var ve rektör olmam halinde bu projeler hayatiyete geçer, Üniversitemiz çok daha farklı yerlere gelir. Gerek Prof.Dr.Hurşit Ertuğrul ve gerekse Prof.Dr.Erol Oral gibi ziraatçı rektörlerin görev yaptığı Atatürk Üniversitesi’ne yine bir ziraatçı rektörün gelmesi bölge tarımı için de iyi olur’’ diyor.
--
TUTTUĞUM BABA SÖZLER: İnsanlar 3’e ayrılır. Gerçek başarılılar, başarılıyım diye geçinenler, başarılı insanlar üzerinden geçinenler! (Mümin Sekman)
DUVARIN DİLİ: Tanrım kör oldum, artık kusura bakamıyorum!