Bu Cuma günü Diyanet’in, belki de böylesi önemli bir konuda ilk defa, irat ettirdiği hutbede inanan insanların asla yapmaması gereken ve Müslüman kesimin Allah’a inanç noktasında güçlü problemlerinin olduğunu gösteren hem ahlaki, hem dini hatalar dile getirildi.
Hutbe özetle şöyle;
Hayber’in Fethi sonrası şehitler sayılırken Rasulullah (s.a.s) bir kişi hakkında “Hayır! O şehit değildir. Ben onu kamu malından çaldığı bir hırka ile cehennemde gördüm” diyerek kamu hakkına el uzatmanın ne kadar büyük bir günah, haram olduğunu haber vermektedir.
Kamu hakkı; Allah’ın hakkıdır, Allah’ın emanetidir ve halkın ortak menfaat alanıdır.
Hangi makamda ve görevi ne olursa olsun hiç kimse kamu malı üzerinde şahsi ve keyfi bir tasarrufta bulunamaz. Bu kamu hakkına ihanettir, haksızlıktır, adaletsizliktir ve zulümdür.
Kamu malı; bütün toplumun, yetimlerin, muhtaçların, fakir fukaranın, garip gurebanındır.
Hazine, kamu, belediye, vakıf, dernek mallarına, parasına el uzatmak, şahsi, keyfi işlerinde kullanmak, insanı dünyada zillete, ahirette büyük bir azaba sürükleyen ağır bir vebal, büyük bir günahtır, haramdır. Nitekim Yüce Rabbimiz, “Kim, kamu malına ihanet ederse, kıyamet günü, hainlik ettiği şeyin günahı, boynuna asılı olarak gelir” buyurmaktadır.
Görsel ve yazılı medyada gündeme gelen, halkın sohbetlerinde yer aldığı halde kimsenin dile getiremediği kamu hakkı ihlallerini ve bu duruma İslâm’ın bakışını hatırlayalım.
Hazineye, vakıflara, derneklere, kamu kurum, kuruluşlarına ait menkul ve gayrimenkulleri zimmete geçirmek, işgal etmek, vasıflarını değiştirerek gayr-i meşru kazanç sağlamak, makamı sebebiyle başkalarına bu imkânları sağlamak ateşten bir korla karnı doldurmaktır. Bu hususta Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in uyarısı gayet açıktır: “Hiç kimse hakkı olmayan bir karış toprağı bile almasın! Eğer alırsa, kıyamet gününde Allah yedi kat yeri onun boynuna dolar.”
Hediye kisvesine bürünen her türlü çıkar ilişkisi, rüşvet alıp vermek, vergi kaçırmak, dijital, yazılı, görsel medyada yalan ve yanıltıcı haberlerle manipülasyon yaparak kamuyu zarara uğratmak haramdır, Allah’ın lanetine müstahak olmaktır. Nitekim Rasulullah (s.a.s), “Allah’ın laneti, rüşvet verenin de alanın da üzerine olsun.” buyurmaktadır.
Kamu kaynaklarını israf etmek, şahsi işlerinde kullanmak, torpil yapmak, yaptırmak, kamuda bir kişinin yapabileceği bir iş için birden fazla kişiyi işe almak, adam kayırmak, kollamak gençlerimizin hayallerini çalmaktır, cehennem ateşinden bir parçadır ve haramdır.
Elektrik ve suyu kaçak kullanmak, devletin verdiği destekleri amacı dışında kullanmak kamu hakkını ihlal etmektir, toplumun tamamının malına el uzatmaktır ve haramdır.
Bu bağlamda; makamı, mevkii, görevi ne olursa olsun kamu imkânlarını amacı dışında kullanmak, devletin araçlarını, devlet imkânlarını kendi özel işleri, ailesi, yakınları için kullanmak, liyakatsizlere görev vermek, emaneti ehline vermemek, kamuya ait işleri aksatmak, görevini layıkıyla yerine getirmemek, kamu hizmetlerini sunarken insanlar arasında ayrım ve tarafgirlik yapmak haramdır.
Yaptığı iş karşılığında kamudan aldığı ücretten başka bir ücret talep etmek haramdır. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) bu konuda “Bir kimseyi bir işte görevlendirip yaptığı işin karşılığı olarak ona bir ücret verdiysek, onun bu ücret dışında alacağı her şey emanete hıyanettir” demiştir.
Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in buyurdu ki: “Kamu malından haksız kazanç sağlayanlar için kıyamet günü ancak cehennem azabı vardır.”
Şimdi hepimiz başımızı ellerimizin arasına alıp düşünelim. Gulûl denilen ve devlet malına hıyanet anlamına gelen haramı işlemeyelim, gulûl haramını işleyenlere destek verip onların haramlarına ve Allah’a isyanlarına ortak olmayalım.
Bilelim ki hiç kimse için ne bu dünyamızı, ne ahiretimizi yakmaya, ziyan etmeye, Allah’a isyankâr olmaya değmez.
Berhan Hocam Allah razı olsun senden. Hutbede anlatılanlara bakınca ülkemizde onlarca makam arabası ile dolaşanların ahiret inancını merak ediyor insan
Geçim sıkıntısı dan canina kıyan bu kadar can var iken: 700 bin liralık timsah derili ayakkabı giymek. Peh pehh!.. Yüreğinize sağlık değerli hocam..
Kamu malından bir dirhem bile çalanlar, Cehennem azabından kurtarılmayacaklardır.Onlara yazıklar olsun.
Kaleminize sağlık hocam
Sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Tebrikler hocam yazdığınızı bilmiyordum. Çok anlamlı ve düşündürücü tekrar tebrik ederim
Diyanetin bu hutbeyle İktidarı sarsıcı bir şekilde uyarması hayırlı gelişmelerin olacağının habercisi. Hocam sizin kaleme alış şekliniz, uyandırıcı son cümleleriniz harika. Teşekkür ediyorum
“Bir hutbe, bir vicdan muhasebesi…“Vicdanı olan herkesin bu uyarılarda kendine pay çıkarması gerek. Görmezden gelinen her haram, sessiz kalınan her adaletsizlik gün gelir bizi de bulur.” Kaleminize sağlık hocam.”
Yani Hocam bu cuma,bahsettiğiniz hutbeyi dinlerken çok çok hayretler içerisinde dinledim.Haklı bir konu idi Ama söyledikleri,söyleyenleri bağlamıyordu. Hürmetlerimle sayın hocam
Kamu malı Fakir fukaranın yetimin yakından daha ağırdır çalan kim olursa Allah af etmez.hocam elleeine yüreğine kalemine sağlık rabim iman gücünü artırsın ellerinden öperim
Hocam ağzınıza sağlık Allah sizin gibileri başımızdan eksik etmesin bizlere de düzgün vicdanlı yaşamayı çalışmayı nasip etsin ????????