Yıllar yılları kovalamış ve ben Şair Nefi Ortaokulundan mezun olmuştum. Şair Nefi yıllarımın ardında yolum bu sefer II. Abdülhamit Han tarafından yaptırılan kadim şehrin nadide okullarından biri olan liseye düşmüş ve Erzurum Lisesine yazılmıştım. Şehrin en önemli eğitim neferlerinden biride Erzurum Lisesiydi. İnşallah yakın zamanda lisem ile ilgilide hatıralarımı bu sayfadan sizlerle paylaşmış olacağım. Erzurum Lisesinde öğretmenleri isimleri dikkatli irdelerken bir soy isim dikkatimi çekmişti. Bu soy isim Tuncel idi. Aslında Tuncel soy ismi bana yabancı değildi. İlerleyen yıllarda sınıf öğretmenliğimize de yapacak olan Ahmet hocanın da soy ismi Tuncel idi. Yoksa Şair Nefi Ortaokulunda Fen bilgisi hocam Ecehan Tuncel hocamın eşi Ahmet hocamız mıydı? Biraz araştırdıktan sonra tahminlerimin doğru çıktığını anlamıştım. Nedense o an mutlu olmuştum. Zira daha Ahmet hocayı tam olarak tanımış değildim. Olsun, Erzurum Lisesinde bana Şair Nefi Ortaokulunu hatırlatan artık biri vardı.
Şair Nefi Ortaokulunda fen bilgisi hocamızdı Ecehan Tuncel. Ecehan hocam sakin yapılı, nazik, narin, mesleğine sevdalı, fedakâr, sempatik, öğrenci yanlısı bir eğitimciydi. Ecehan Tuncel hocamız dersinde mutlaka not tutturur, ev ödevleriyle de bizleri her daim derse hazır tutardı. Ev ödevleri ve ders içinde tutulan defterler onun için değerliydi. Defter kontrollerine önem verir, dönem sonlarında tutulan defterlere bakarak not verirdi. Bu notlar bir nevi bizim güvencemiz olurdu. Zira sözlü notlarımızın yüksek olmasında bu defter tutmanın rolü büyüktü. Baştan aşağıya defteri kontrol eder, eksik kalan kısımların tamamlanmasını isterdi. Takipçisi olur, tamamlanmadan defter geçer not almazdı. Ecehan hoca tahtayı çok güzel kullanırdı. Fen bilgisinde özellikle biyoloji konularında tahtada hocamızı daha fazla görürdük. Hocamızın kırıcı olduğunu hiç hatırlamıyorum. Ne bana ait nede sınıftan arkadaşlarıma dair hatırladığım kötü bir anımız olmamıştır. Ecehan Tuncel hocamızı yıllar sonra Yenişehir’deki evinde bir öğretmenler gününde ziyaret etmiştim. Gördüğümde halen daha o yıllardaki gibiydi. Beni görünce ilk başta tanımakta zorlandı tabi yıllar geçmiş aradan, hemen tanımasını beklemekte doğru değildi. Hocamız yıllar içerisinde nice canlara dokunmuş, onlara rehberlik etmiş, rol model olmuş, çoğu zaman annelik yapmış kıymetli bir değerdi. Benim tarafımdan kendisine biraz ipuçları verilince hemen beni tanımıştı. Mutlu olmuş v heyecanlanmıştı. Elini öptüm, hayır duasına talip olduğumu söyledim. Hani anne ve babalar siz kaç yaşında olursanız olun sizin büyüdüğünüzü kabul etmezler ya işte aynı şey öğretmenler içinde geçerlidir. Onlar için öğrencileri her zaman sınıfta bıraktıkları yaşta olurlar. O an bende Ecehan Tuncel hocam için öyleydim. Kısa süren ziyaretim esnasında hocamızın neşe dolu halleri beni çok ama çok mutlu etmişti. Değerli hocam ömrünüz uzun olsun. Hep aramızda olun. Bizlere vermiş olduğunuz her an için sizlere minnettarım. İyi ki bizim hocamız olmuşsunuz. Sizleri çok ama çok seviyoruz.