“(İbrahim:) ‘Rabbinin rahmetinden, büsbütün yolunu şaşırmış
olanlardan başka kim kesebilir ki umudunu?’ dedi.”
Hicr sûresi / 56
En sıkıntılı anın meyvesidir müjde...
Tam, “buraya kadar!” dediğinde bulur seni...
Ve hayal bile edemeyeceğin ötelere taşır!
Seherde başını gösteren şems...
Baharda tomurcuklanan gonca...
Denizde selamete eren fırtına...
Hiç beklemediğin anda gelen muştu gibi...
Tam, “bittim ben” dediğin andır zamanı umudun!
Yeter ki, sen bütün beklentilerini O’na yönelt.
Ve asla kudretli görünen biçarelerin tafralarına aldanma.
Hep ümitvar olmak istiyorsun değil mi?
O hâlde sakın duaların yolunu şaşırmasın!
İlk hüsranda sabırsızlık girdabına düşme...
Ve benim Allah’ım, Rahîm’dir ihsanlarında sınır tanımaz de...
Rahmân, “Ganî’dir ikramlarını esirgemez” diye sürdür tevekkülünü.
Kalbini bozma sakın...
İlk zorlukta sabır kaleni yıkma.
Biliyorum de; büsbütün yolunu şaşırmışlar dışında kimse ümidini kesmez Rabbinden...
O, her an iyiliklerini yağdırırken üzerimizden...
Mümkünü yok, Allah beni asla terk etmez.
Öyleyse ümit kesmek değil, çaba göstermektir bana düşen...
Şartların neyi gösterdiğinin ne önemi var...
Hallâk’tır Allah ve her an her hâli değiştirmek asla zor gelmez.
Yeniden “OL” der ve ümitsiz bütün ihtimaller hâk ile yeksan olur!
Olmayacak sanılan ne varsa; taze bir sevinç olur, çıkar karşına.