Bu bir ihbardır!

Eti, sütü para etmediği için köylerde hayvancılık yapan besicilerin bir çoğu, bu işi bıraktı. Gençler şehirlerde asgari ücretle ayakta durmaya çalışırken arazileri ahırları boş kaldı.

Tarım ve hayvancılık ülkesi Türkiye’ye ithal hayvan girmek zorunda kaldı. Bugün et ve süt fiyatları en pahalı ülkeler arasındayız.

Hükümet bir çok proje yaparak gençleri köylere çekmeye çalışıyor. Küçükbaş hayvan varlığının artması  için “ Köyümde yaşamak için bir nedenim var1 projesi hazırlandı. Bu projenin sonuçları nedir, ne kadar yol alındı bilinmez ama özellikle sütte Erzurum’da ciddi sorun var.

Ulusal Süt konseyinin 17,15 lira olarak açıkladı. Ancak süt işletmeleri ve mandıralar birleşerek, “ Biz zarar ediyoruz, köylü sütü 12 liraya verirse alırız vermez ise almayız” dediler.

Kriz çıktı...

Zarar ediyormuş süt işletmeleri. Neredeyse bir dilim peynirin 350 TL olduğu kentte peynir,yoğurt, süt, yağ satılmıyormuş!

Bu nedenle süt fiyatlarının düşmesi gerekiyormuş.

Peki ucuza aldığınız süte karşı süt ürünlerinde indirime gidecekmisiniz ? Hayır!

Bunun adı fırsatçılık,bunun adı stokçuluk...

Aylardır Erzurum’un gündemi meşgul eden bu süt olayında köylü sesini duyuramayınca aldı sütlerini çıktı Cumhuriyet Caddesine, bedava vatandaşlara dağıttı.

Bir besicinin sıkıntılarını anlatırken kullandığı cümleler beni şoke etti.

Üretici diyor ki; Süt sanayicileri pahalı diye  kendi şehrinin sütünü almıyor. Başka illerin bozuk sütünü alıp içine kimyasallar katarak insanımız zehirleniyor. Gastronomi şehride coğrafi işaretli yağımız, peynirimiz başka şehirlerin bozuk sütleriyle yapılıp Erzurum ismi markası taklit tağşiş ürünlere çevriliyor.

Bu bir ihbardır!

Tarım il Müdürlüğü bu işletmelere inceleme başlattı mı?

Köylüyü tehdit eden bu fırsatçılara gereken yapıldı mı merak ediyorum.

Köylüler ineklerini para etmediği için satacak!

Buna nasıl bir önlem alındı?

Aylardır bağıran bu köylünün sesini kim duyacak?