“Eğer biz bu Kur'an'ı bir dağa indirseydik, muhakkak ki onu, Allah korkusundan baş eğerek, parça parça olmuş görürdün. Bu misalleri insanlara düşünsünler diye veriyoruz.” (Haşr 21)
Kur’an’da düşünme konusunda pekçok uyarı var. İşte bir kaçı:
“Allah size işte böylece âyetlerini açıklar ki düşünüp hakikati anlayasınız.
İşte düşünüp anlayasınız diye Allah size âyetleri açıklar.
(Bu inceliği) ancak aklıselim sahipleri düşünüp anlar.
Siz hiç düşünmez misiniz?
Eğer düşünüp anlıyorsanız, âyetlerimizi size açıklamış bulunuyoruz.
Onlar, ayakta dururken, otururken, yanları üzerine yatarken (her vakit) Allah’ı anarlar, göklerin ve yerin yaratılışı hakkında derin derin düşünürler (ve şöyle derler:) Rabbimiz! Sen bunu boşuna yaratmadın. Seni tesbih ederiz. Bizi cehennem azabından koru.
Hâla Kur’an üzerinde gereği gibi düşünmeyecekler mi?
De ki: Kör ile gören hiç bir olur mu? Hiç düşünmez misiniz?
Hâla düşünüp ibret almıyor musunuz?
Her halde bundan düşünüp ibret alırsınız.
Hâla (düşünüp) aklınız ermiyor mu?
Kıssayı anlat; belki düşünürler.
Takvâya erenler var ya, onlara şeytan tarafından bir vesvese dokunduğunda (Allah’ın emir ve yasaklarını) hatırlayıp (düşünüp) hemen gerçeği görürler…”
Haşr 21. ayet önemli konuları içermektedir, fakat biz, sadece Kur’an’da düşünmeye yapılan vurguyu bu ayet üzerinden değerlendirmeye çalışıcağız. Bizi hayvandan ayıran düşünebilmektir. Düşünme, insanın bilgiye ulaşmasını, problemleri çözmesini, kararlar almasını ve yaratıcı fikirler geliştirmesini sağlayan temel bir yetidir. Düşünen insan bilgiyi analiz edebilir; yorumlama ve anlamlandırma süreçlerini gerçekleştirebilir. Böylece yeni bilgileri öğrenir ve mevcut bilgileri daha derinlemesine anlar.
Rabbimiz, Kur’an’da, düşünme eylemini daima ön planda tutarak, ayetlerden yeni ve orijinal fikirler geliştirmenin de önünü açık tutar. Ayetler hakkında düşünürken Kur’an’a bütüncül bakmalıdır ki, hatalı sonuçlar elde edilmesin.
Sonuç: Düşünme, insanın hayatını anlamlandırma ve geliştirme sürecinin merkezindedir. Eleştirel, yaratıcı, stratejik ve yansıtıcı düşünme yöntemleri kullanılarak bu süreç daha etkili ve verimli hale getirilebilir. Haşr Suresi 19. Ayet ve tefsirinde, Allah'ı unutmanın insanın kendi nefsini unutmasına neden olduğu vurgulanmaktadır. Allah'ı hatırlamamak, kişinin dünyadaki konumunu yanlış değerlendirmesine ve hayatını yanlış bir yolda harcamasına yol açar. Kur’an ve kainat hakkında düşünme bu gafletin giderilmesinin biricik çaresidir. İnsanın gerçek konumu Allah'a kulluk etmektir ve bu bilinçle yaşamak gerekmektedir. Allah'ı unutanlar, düşünemedikleri için kendilerini de unutarak fasık (yoldan çıkmış) olurlar. Allah'ı sürekli hatırlamak, kişinin doğru yolda kalması için şarttır; bunu sağlayacak olan da düşünmektir. M. Talat Uzunyaylalı