Eğitim tarihi ve Türk eğitim sisteminin konuşulduğu bu köşe de size Türk İslam düşünürlerinin bu konudaki düşüncelerini ve onlara ilham kaynağı olan Kur an-ı Kerim in ve Peygamberimizin eğitim metotlarından söz etmek istiyorum. İlk emri oku olan İslam dininin yüce kitabı Kur’an-ı Kerim’de insan düşünmeye sevk edilir. Kur’an-ı Kerim’de sürekli tekrarlanan hususlardan birisi “ Düşünmez misiniz, akıl etmez misiniz”dir. İnsan düşünerek kendini bulabilir. Bilimsel olarak açıklayacak olursak psikolojide Moslow’un ihtiyaç piramidinin en üst tabakasında yer alan “İnsanın kendini gerçekleştirmesi”de düşünerek hareket etmesiyle ulaşılabileceği bir kademedir. Bu kademeye ulaşmanın temel taşı eğitimdir. Araştırmaların sonucunda çağdaş eğitim metotlarına pek çoğunun 1400 yıl önce Peygamber Efendimiz tarafından anlatıp uyguladığını açıkça görebiliriz. Kur an öylesine yüce bir kitaptır ki o insanı en iyi tanıyan Allah tarafından gönderilmiştir. Hiç kuşkusuz insanın nasıl eğitilebileceğini ondan daha iyi bilen yoktur. Allah insan ne yapacağını vahiy ile nasıl yapılacağını ise peygamberler aracılığı ile bildirmiştir. Kuranın inişi bile bir eğitim metodudur ki şüphe yok ki en iyisidir. Örnek verecek olursak İçkinin kademe kademe haram kılınması, vahyin algılanması ve yerleşmesinde etkili olmuştur. Önce içkinin kötülüğünden, içkili iken namaz kılınmaması gerektiğinden bahsedilmiş son olarak içki kesin olarak haran kılınmıştır. Kuran da bunun gibi birçok örnek vardır. Kuranda kullanılan başka bir metot ise örneklendirmedir. Hz. Lokman’ın oğluna verdiği öğütler, Hz. Hızır kıssası, Kuran da Ahsenü-l Kasas diye adlandırılan Hz. Yusuf kıssası Allah’ın bize ibret alalım diye verdiği örneklerdir. İnsanın amacı ise kıssadan hisse olmalıdır. Eğitim o zaman amacına ulaşmış olur. Kuranın eğitim metodunu dört ana başlık ile açıklamak mümkündür: Tilavet, Peygamber in insanlara ayetleri okuması demektir; Tezkiye, verilen bilginin karşı tarafa geçip geçmediğini kontrol eden basamaktır; Kitap İlmi, Allah şeraitinin tatbikatı niteliği taşır; Hikmet, son basamak olup tüm basamakların sözde ve davranıştaki etkileridir.
Peki, Allah’ın bizlere rol model olarak gönderdiği Hz. Muhammed (s,a.v) in nasıl bir eğitim metodu kullandığının üzerinde durmak istiyorum. Peygamberler, Allah (c.c) tarafından kendisine gönderilen bilgiyi insanlara bildiren ve öğreten kimselerdir. Bu anlamda, her peygamberin asıl görevinin eğitimcilik olduğunu söyleyebiliriz. Peygamber Efendimiz görevinin insanları eğitmek olduğunu "Ben ancak bir muallim olarak gönderildim" diyerek ifade etmiştir. Peygamberimiz, sadece getirdiği mesaj ile değil bu mesajı insanlara anlatmak ve öğretmek için kullandığı eğitim metodu ile de çağımıza hitap etmektedir. Hz. Muhammed'in öğretim yönteminde bireysel farklılıklara göre hitap etme, uygulayarak, örneklendirerek anlatma, mukayese ve muhakeme yapma, neden sonuç ilişkisi kurma, mantıklı düşünme gibi özelliklerin ön plana çıktığını görmekteyiz.
HZ. MUHAMMED'İN EĞİTİM METODU
Hz. Muhammed'in (sav) eğitim metodunu anlayabilmek için öncelikle şu soruları sormamız gerekir.
▪ Nasıl bir topluma gönderildi?
▪ Bir eğitimci olarak hangi özelliklere sahipti?
▪ Nasıl bir eğitim metodu kullandı?
NASIL BİR TOPLUMA GÖNDERİLDİ?
Hz. Muhammed, (sav) insanları İslam'a davet etmeden önce Arap Yarımadasında yaşayan toplumu kısaca şöyle değerlendirebiliriz. Arap toplumu dönem cahiliye dönemini yaşamaktaydı. Hz. Muhammed, böyle bir toplumu 23 yıl gibi kısa bir zaman dilimi içinde dini, sosyal, siyasi, ahlaki açıdan değiştirerek büyük İslam medeniyetinin temellerini atmıştır. Bu değişim en önemli pay Hz. Muhammed'in uyguladığı eğitim metodudur. Yazı için Şevin Güler’e teşekkür ederim.