İsrail, 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’yi adım adım yıkıyor, yakıyor, canlı ne göre öldürüyor. Batı medeniyetinin doğduğu yer olan Avrupa, Gazze’de devam eden bu soykırıma sesiz kalıyor. Gazze katliamı karşısındaki suskunlukları “Hümanist” olduğu iddia edilen Batı medeniyetinin savrulmuş vicdanının nasıl çürüdüğünü sergiliyor.
Avrupa’da bu alçak saldırıya sesini yükselten hiçbir ülke yok mu? Var: Bir yanda İspanya ve İrlanda gibi görece cesur adımlar atıp İsrail’e “soykırım” suçlaması yöneltirken; diğer yanda Almanya, Polonya ve Macaristan gibi ülkeler dayanışma mesajlarını ısrarla “meşru müdafaa” söylemiyle süsleyip somut bir tavırdan kaçınıyor.
AB ulusal parlamentoları söz konusu yer Gazze ise üç maymunu başarıyla oynamaya devam ettiler. Fransa’da sol muhalefetin Gazze’de ateşkes talepleri iç karışıklığa, Almanya’da Sol Parti’nin girişimleri “teröre müsamaha” suçlamalarına maruz kaldı. İngiltere’de İşçi Partisi milletvekilleri bile ancak iktidara geldikten sonra Avam Kamarası’nda ateşkes çağrısına destek verebildi; hâlâ silah ambargosu ve yaptırım önerileri hükümet çoğunluğunca reddediliyor.
Buna karşın İspanya’nın Filistin Devleti’ni tanıması, İrlanda ve Norveç’le birlikte barış olana kadar Yahudilerle ilişkileri kısmi dondurulması sesleri Avrupa’da yalnızca birkaç ülkenin vicdanlı adımlar atabildiğini gösteriyor.
Bu tablo, Batı medeniyetinin evrensel değerleri diye bir şeyin olmadığını somut göstermektedir. Uluslararası hukuku ve insan haklarını kalkan edinen güçlerin, gerçek savaşı ve soykırımı durdurma iradesinden nasıl uzaklaştığını görüyoruz. Avrupa, hâlâ kendi gerçek sınavını verememiş; tarihi bir suça tanıklık ederken, insanî değerler söylemiyle salaklaştırılmış milletleri uyutamaya ve avutmaya devam ediyor. Söz kaba ama diyeceğiz: Gavurdan dost domuzdan post olmaazzzz!
Vatikan’ın sessizliği
Gazze katliamı başladığından beri iki papa gördük. Kendi dindaşları için kesenin ve dilin kilitlerini açan papalar, Gazze’de öldürülenler Müslümanlar olduğundan, sahte ifadelerle, ateşkes yapılmalı, Gazze’de çocuklar ölüyor gibi sloganlar üretmekle yetindiler. Öte yandan Filistin’deki özellikle Gazze’deki Rum Ortodoks, Latin Katolik, Ermeni, Anglikan, Maruni vb. inançtaki Hristiyan yapıları, hem yerel kilise liderlikleri aracılığıyla hem doğrudan yardımlarla gayreti eksik etmiyorlar.
“Ey iman edenler! Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin. Onlar birbirlerinin dostudur. Kim onlara dost olursa o da onlardandır. Allah zalim toplumları doğru yola iletmez.” (Maide 51)
Kuran buyuruyor: Ey akıl sahipleri ibret alın!