Kabotaj, bir ülkenin limanları arsında yük ve yolcu taşıma hakkı...
Bu yasaya göre Lozan’la birlikte; akarsularda, göllerde, Marmara denizi ile Boğazlarda, bütün kara sularında ve bunlar içinde kalan körfez, liman, koy ve benzeri yerlerde, makine, yelken ve kürekle hareket eden araçları bulundurma; bunlarla mal yolcu taşıma hakkı Türk yurttaşlarına verildi.
Ayrıca; dalgıçlık, kılavuzluk, kaptanlık, çarkçılık, tayfalık ve benzeri mesleklerin Türk yurttaşlarınca yerine getirilebileceği belirtildi.
Yabancı gemilerin yalnız Türk limanlarıyla yabancı ülkelerin limanları arasında insan ve yük taşıyabileceği kabul edildi.
***
1997-2024 yılları arasında özelleştirilmiş ilgili limanlar arasında Mersin Limanı, İskenderun Limanı, Bandırma Limanı, Derince Limanı, Antalya Limanı, Galataport, Çeşme Limanı, Trabzon Limanı, Tekirdağ Limanı ve Marmaris Limanı da bulunuyor.
Ülkemizin en büyük 27 konteyner limanının yalnızca 2 tanesi halen devlet bünyesindeki kurumlarca işletiliyor.
Geriye kalan 17 liman ise yerli, yabancı ya da yerli ve yabancı sermaye ortaklı şirketler tarafından işletiliyor.
8 bin 333 kilometre kıyı şeridine sahip Türkiye’de toplamda 180 adet liman ve iskele mevcut...
***
Durum bu şekilde...
O zaman Kabotaj’ın tanımını bir kez daha vermek lâzım...
Her yıl 1 Temmuz günü kutlanan bu yasaya göre; akarsularda, göllerde, Marmara denizi ile Boğazlarda, bütün kara sularında ve bunlar içinde kalan körfez, liman, koy ve benzeri yerlerde, makine, yelken ve kürekle hareket eden araçları bulundurma; bunlarla mal yolcu taşıma hakkı Türk yurttaşlarına verildi.
Sayın Yazar, yabancılara verilen kabotaj hakları, 24 temmuz 1923 yılında, Atatürk tarafından lağvedildi. Kabotaj hakları millileştirildi. Peki, bu önemli olayı millileştiren, Atatürk'e neden bir kelime etmemiş, en azından bir rahmet dilememişsiniz ?. Selamlar.