Seçime sayılı günler kala ittifakların en öncelikli vaadinin emekliler üzerinde yoğunlaştığını gözlemliyoruz. Emeklilere farklı zam ve payların verilmesi beklenirken hala detaylar noktasında kamuoyunda bilgi kirliliği var.
Öncelikle SSK ve Bağ-Kur emeklilerinin alacağı en düşük maaş tutarı 7.500 liraya yükseltilmişti. Ancak 4 milyona yakın emekli (dul ve yetimler) hala 6.500 liranın altında, 8 milyona yakın emekli 7.500 lira ve altında, 10 milyona yakın emekli de 8.000 liranın altında aylık alıyor.
En düşük emekli maaşı ilk açıklandığında eleştirimi dile getirmiş, 7.499 lira alan emekliye 1 lira zam, 7.501 lira alan emekliye ise hiç zam yapılmamasının hakkaniyetli ve adaletli olmadığını belirtmiştim. Gelen tepkiler üzerine 7.500 liranın üzerinde aylık alan emeklilere refah payı getirilecek. 5.500 lira üzerinde ücret alıp, 7.500 liraya tamamlanan aylıkların ek ödeme ile olduğunun da altını çizmek gerekir. Bu nedenle onlar özelinde de farklı bir çalışma yapılması gerekiyor.
Detayları hakkında pek çok bilgi kirliliği olan temmuz ayında yapılacak zam oranları, en düşük emekli maaşına yansıtılmayacak. Yani zam oranı kök aylık üzerinden yansıtılacak. Örnek olarak en düşük emekli maaşı 5.500 lira ise ve yüzde 30 zam üzerinden hesaplanırsa, 1.650 lira zamla maaş 7.150 lira olacak. Ancak 7.500 lira yatmaya devam edecek. 6.000 lira maaş alıp da en düşük emekli maaşı oranı olan ve 7.500 liraya yükseltilenlere gelecek yüzde 30-1.800 lira zamla ise aylık 7.800 liraya yükselecek.
Emeklilere getirilen zam oranları karma karışık bir hal alarak emeklilerin gelecekleri noktasında belirsizliğe sürüklüyor. 7.500 lira altında aylık alanlara farklı, üstüne farklı, dul ve yetimlere farklı zam oranlarının uygulanması kafa karışıklığına ve tepkilere neden oluyor.
Promosyon Her Çalışmanın Hakkıdır
Özel sektör çalışanlarının promosyon alamadıklarına dair uzun süredir şikayet alıyoruz. Özel sektör işletme sahipleri bankalarla sözleşme imzalayarak promosyonları almaları ve haksız kazanç elde etmelerine işçiler itiraz ediyorlar. Bu konuya işten çıkarılma korkusuyla sesini çıkaramayan ve dava açamayan işçilere bazı medya grupları ve sendikalar destek vermişti. Ancak gelinen noktada yasa taslağı aylardır mecliste bekletilerek, her geçen gün işçilerin promosyonlarına patronlar tarafından el konuluyor!
İşçilerin yıllık bir kaç bin lira fazladan para alıp finansal bir açığını kapatamamasının nedeni, iş mevzuatında promosyonla ilgili herhangi bir hükmün yer almamasıdır. Bazı sendikalı özel çalışanlar yıllık 15 bin liraya kadar promosyon ücreti alıyorlar. Ülkemizde özel sektörde çalışan pek çok işçi, gerek sayısal çoğunluğu sağlayamamasından, gerekse işverenin baskısından dolayı sendikalı olamıyor. Aslında bu sorunların temel taşı olan en önemli ve öncelikli gereken düzenleme sendikal faaliyetler üzerine olmalıdır. Sendikalıların hak kayıplarının aranmadığı ya da sendikalı olamayıp sorunlarının iletilmediği işçilerin hali ülkenin kanayan yarasıdır!
İşçilerin promosyon hakkının gasp edilmesi, yasal olarak kanunlarda yer almasa da kul hakkı olarak gözetilmesi gerekir. Sonuç itibariyle her geçen gün işçinin kazancından alınıp, patronlara verildiği unutulmamalıdır...
İşletmelere Beyaz Bayrak Ödülü!
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından önerilen ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in sıcak baktığı Beyaz Bayrak uygulaması etkin duruma geçti.
Bu uygulama özellikle kayıt dışı istihdamın önüne geçme noktasında bütün işletmelere örnek teşkil edecektir. Bunun yanında iş sağlığı ve güvenliğine verilen önem ve şirketin profesyonelliği de belirleyici kriterler olacak. Bu kriterleri sağlayan tüm işletmelere devlet tarafından verilen teşviklerde öncelik sağlanacak.
Beyaz Bayrak fikrini kim çıkardıysa ve kim destek verdiyse taktir etmek gerekir ki ilerleyen dönemlerde tüm işletmelerin bu uygulamayı örnek alacağını düşünüyorum.
Uygulamanın işleyişini bozan tek eksik, vergi borçlarının düzenlemede yer almasıdır. Vergi borcu diğer kriterlerle aynı değildir. Çünkü işletmeler, bilerek veya isteyerek vergi borcunu ödememezlik yapmaz, ödeme güçlüğünden dolayı ertelerler. Ancak kayıt dışı işçi çalıştıran, iş sağlığı ve güvenliği standartlarını gözetmeyen, fazla mesai ve asgari ücret kurallarına uymayan pek çok işletme var ki bilerek ve isteyerek hak gaspı yapmaktadırlar.
Bu nedenle sadece işçi standartları üzerinden Beyaz Bayrak verilseydi daha belirleyici sonuçlar ortaya çıkabilirdi.
Yakutiye’de Başıboş Köpekler Çileye Dönüştü!
Yakutiye İlçesinde bulunan Mecidiye İlköğretim ve 50. Yıl Ortaöğretim Okulu öğrencileri okula giderken başıboş köpeklerden dolayı eziyet çekiyorlar. Onlarca köpeğin okulun çevresinde gezinmesinden dolayı okula gitmeyip geri dönen öğrenciler olduğuna dair şikayetler dahi var. Okul yöneticileri pek çok kez belediye yetkililerine bildirmişler. Ancak bir sonuç alamadıkları gibi hala başıboş köpekler öğrencileri rahatsız ediyorlar. Bende yazdım, bilgi verme nezaretinde dahi bulunmadılar.
Yakutiye Belediyesi’nde görev değişikliği yapıldığı günün akabinde ilçenin her sokağına hizmet götürülmüş ve halkın taktiri kazanılmıştı. Ancak son zamanlarda ilk günler gibi aşkla çalışılmadığını bölgede yaşayan vatandaşların tepkilerinden gözlemleyebiliyoruz ki köpeklerin uzun süredir öğrencileri rahatsız etmesi buna en güzel örnek olarak gösterilebilir...
Öğrencilerin sağlığı, güzergahı, bölgeden sorumlu yetkililere emanet olduğundan bu soruna acil çözüm bulunması gerekiyor.