Aslında ülkemizde seçimler bayram havasında geçer. Seçime bir ay kala tatlı atışmalar, ikna çabaları hiç eksilmez ve seçim günü vatandaşlık görevi bilincinde olan halk; işini, tatilini erteler ailece oyunu kullanacağı okulun yolunu tutar. Hele seçim gecesi yok mu... Siyasi görüşe yakın olan TV kanalına odaklanılır, sabaha kadar soluksuz izlenir. Beklenen gün geldi. Yarın seçim var. O kadar emek, koşturmaca, yorgunluğun sonucunun ortaya çıkmasına çok az süre kaldı.
Bu seçim geçmişte yaşadığımız seçimlerden farklı şekilde pek çok nedenlerden dolayı sert bir zeminde ilerledi ve kurban olarak Erzurum seçildi. Bir kaç gencin bireysel olarak dolduruşa gelmesi, Erzurum’un tamamını yansıttığı izlenimi oluşturuldu. Yani İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Erzurum’da gerçekleştireceği miting, seçimin teamülünü çok farklı bir çizgiye çekti.
İmamoğlu’nun kürsüye çıkmasıyla şehrin bir kaç milliyetçi gencinin spontane gelişen tepkileri, yaralanan genç, yaşlı ve çocuklar yıllar geçse de unutulmayacak. Merak edilen ise bilhassa Erzurum içinde iki ittifakın da olayın yaşanmasından sonra duyduğu memnuniyetin nedeni? Hadi muhalefeti anlayabiliyoruz. Olayın üzerine giderek mağdur olduklarını öne sürüp prim elde etmeye çalışmaları etik olmasa da normal karşılanabilir. Ya diğer taraf!
Normal vatandaştan, yöneticisine kadar cumhur ittifakına yakın pek çok sosyal medya hesabı, İmamoğlu’nu konuşturmamakla önemli bir görevin yerine getirildiği ve Ankara’nın kendilerini tebrik edeceğini düşünerek taşlı protestoyu düğün havasında kutladılar.
Hesapsız bir şekilde gerçekleşen tepkiye, yine hesapsız bir şekilde şehrini, vatandaşlarını, oy verecekleri partiyi düşünmeden destek verildi. Olaylar sırasında başta MHP Erzurum İl Başkanı Adem Yurdagül olmak üzere bir kaç sağduyulu yöneticilerin sakinleştirici tavrı olmasa taşkınlık daha da büyüyebilirdi. Bunun yanında Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Ak Parti Sözcüsü Ömer Çelik de yaşananlara tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yakın çevresi olayın yaşanmasından oldukça rahatsız olmalılar ki o gün 1,7 milyon vatandaşın katıldığı İstanbul mitingi gölgede kaldı. Bunun yanında İmamoğlu, beklediğini ve istediğini alarak şehri terk etti. Yorumcuların ortak söylemi, “Türk Bayrakları açılmış miting bölgesine taş atılıyordu,” şeklindeydi. En vahimi ise “HÜDA PAR’cılar vardı,” diyenler dahi oldu.
Gelelim Erzurum’a... O gün yaşanan olayın en fazla kaybedeni Erzurum oldu.
Erzurum turistik bir şehir. Yaşanan olayları izleyenler bir daha Erzurum’a kayak yapmaya gelirken düşüneceklerdir. Zaten yatırım gelmeyen Erzurum, özellikle muhalif kanadın sermayesinden yoksun kalacaktır. Sol görüşlü öğrencilerin yüzde 10’u dahi Erzurum’u tercih etmemesi önemli kayıptır. Olayın yaşandığı günün ertesi akşamı İzmir’de yaşayan bir vatandaşa Erzurumlu olduğu için kiralık ev verilmediği bilgisini aldığım da çok üzüldüğümü belirtmek isterim.
Son olarak Erzurum’da Yeşil Sol Parti’nin (HDP) safları sıklaştırıldı. Belki zorlanarak çıkaracakları tek vekili şimdi çok rahat çıkaracaklardır.