Atatürkçülük, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu ideolojisidir. Atatürk İlkeleri Batı eksenli siyasi bir düşünce sistemidir. En etkili yıllarını CHP’nin tek parti döneminde (1923-1945) geçirmiştir.
1945 seçimleriyle başlayan çok partili hayatla birlikte tek parti Cumhuriyeti, çok partili demokratik cumhuriyete dönüşmüştür.
Demokrasiyle birlikte Atatürk, saygıyla anılırken, ‘Atatürkçülük’ kimi eleştirilere maruz kalmıştır.
Gelinen noktada Atatürk, çoğunluk için ortak değerken, Atatürkçülük ortak bir değer değildir.
Mesela Adalet ve Kalkınma Partisi’nin, parti programında, Atatürkçülükten bahsedilmez. AK Parti, parti programında, milli ve manevi değerlere bağlı bir parti olduğunu, öte yandan demokratik ve laik cumhuriyeti koruyacağını da belirtmiştir.
Atatürk’ün partisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin parti programında ise, Atatürkçülük temel alınmıştır. CHP, sosyal demokrat bir partidir. Çağdaş uygarlık düzeyine ulaşmayı, Atatürk devrimlerine bağlı gerçekleştirmek istemektedir.
Milliyetçi Hareket Partisi de, parti programında, Atatürkçülük ilkelerinin benimsendiğini ifade etmiştir; ancak ülkücü bir partidir. Türk milliyetçiliği ve Türk-İslam sentezi temelinde siyaset yapmaktadır.
Kürt ayrılıkçı hareketinin politik temsilcisi olan aynı amaç için silahlı mücadele yürüten PKK ve türevlerinin siyasi kuruluşu durumundaki Halkların Demokratik Partisi programında ise Atatürkçülükten bahsedilmez. Parti, Türkiye’nin özerk bölgelere ayrılmasını ve Kürtlerin bağımsızlık haklarının kabul edilmesini savunan radikal sosyalist bir örgüttür.
14 Mayıs 2023 Türkiye genel seçimlerine katılan, Meral Akşener’in İYİ Partisi, Sinan Oğan, Ümit Özdağ ve Gültekin Uysal’ın ATA ittifakı, Muharrem İnce’nin Memleket Partisi, Erkan Baş’ın Türkiye İşçi Partisi, Mustafa Sarıgül’ün Türkiye Değişim Partisi vs. partiler, kamuoyuna ‘Atatürkçü / Kemalist’ olduklarını deklere etmişlerdir. ‘Fabrika ayarlarına dönmek’ Atatürkçü partilerin ortak bir söylemidir.
6 Okun akıbeti
Atatürkçülük / Kemalizm ilkeleri, CHP’nin 1935 yılında kabul ettiği parti programında ilk kez yer almıştır. Atatürk İlkeleri şunlardır: Cumhuriyetçilik, milliyetçilik, halkçılık, laiklik, devrimcilik ve devletçilik. CHP, Parti amblemine altı oku koymuş ve bugüne kadar Kemalizm’i savunmuştur
Altı ok hale geçerli midir?
Atatürkçülüğün altı ilkesine kısaca bakalım:
Cumhuriyetçilik: Egemenliğin halkta olduğu devlet yönetimi anlayışıdır. Demokrasinin bir uygulama şekli olup halkın kendi kendini yöneterek yönetimde söz sahibi olduğu rejimdir. CHP bu hakkı tek parti yönetimi altında seçim yoluyla değil, cebir yoluyla kullanmıştır. Çok partili hayatı geçince (1945 sonrası) baskıcı tek parti Cumhuriyeti, çok partili demokrasiye dönüşmeye mecbur kalmıştır.
Milliyetçilik: Türkiye'de yaşayan herkesi Türk vatandaşı kabul eden bir milliyetçiliktir. Uygulamada başta Kürt kimliği olmak üzere birçok kimliği yok sayan bu anlayış geride de kalmıştır. Türkiye’de, Türkçe’nin dışındaki ana dillerin tamamı kabul edilmiştir.
Halkçılık: Sınıf ayrımına karşı olan, halkın refahını ve mutluluğunu amaçlayan bir sosyal politika vurgulanan halkçılık ilkesi de, bir elitler yönetimi olan, tek parti yıllarında gerçekleşmemiş, halkçılık, demokrasiye geçildikten sonra, gerçek anlamını kazanmıştır. Şuan da Türkiye de gerçek halkçı parti yirmi senedir seçim yolu ile iktidara gelen Ak Partidir.
Laiklik: En önemli Atatürkçülük ilkesi laikliktir. Tanımı: Din ile devlet işlerinin ayrılmasıdır. CHP, tek parti döneminde, başta 163. Madde olmak üzere, çeşitli yasal engellerle, din ve vicdan üzerinde baskı kurmuştur. Dini inançların özgürce yaşanmasını izin verilmemiş, kılığa kıyafete kadar müdahale edildiği gibi, devlet dini kurumlar üzerinde ağır bir denetim kurmuştur. Bu uygulama milli kimliği sindirmiştir. Fakat gelinen nokta itibariyle laiklik tepeden inmeci hüviyetini kaybetmiştir. Toplum, inancı doğrultusunda hareket edebilmektedir.
Devrimcilik: Atatürk'ün gerçekleştirdiği devrimleri koruyup sürdürmektir. Bu ilke uygulamada, pozitivist batı kültürünü yerleştirmeye çalışan bir uygulamadır. Cebridir. Halk direnciyle karşılaşmıştır.
Devletçilik: Devletin ekonomik hayata müdahale etmesi şeklinde tanımlanan devletçilik ilkesi, stratejik sektörlerde, devletin üretici rolünü üstlenen, kamu üretim araçlarını elinde tutan, ekonomik bir politikadır. Çağa uymadığı için terk edilmiştir. KİT’ler satılmış, Türkiye liberal bir ekonomik modele evrilmiştir. Türkiye özel sektör eliyle büyüyüp gelişmektedir.
Atatürkçülüğe dönülemez!
Her ulus gelişmektedir. Hiç kimse bir saat öncesine dönemez. Hayat yeni şartlarla devam eder. Atatürkçülük artık çok geride kalmış bir sistemdir. Türkiye’de Atatürkçülüğe sürekli atıf yapan, Atatürkçülüğe döneceklerini ifade edenler, aslında, slogandan ibaret bir söylemle halkı meşgul ediyor; aldanıyor ve aldatıyorlar. Türk toplumu ilerlemiştir, ilerlemektedir. Atatürkçülüğün altı okuna göre Türkiye’yi yönetmek mümkün değildir.
Gerçeğin bu olmasına karşın nerede Atatürkçülükten bahseden birileri varsa, orada gerçeklerle yüzleşmekten korkan, hakikati saklayan, siyasi düşünce üretemeyen bir şahıs yahut bir yapı var demektir.
Tespitimiz şudur: Türkiye al’tı oktan uzaklaşarak bugünkü kalkınma ve gelişme yolunu yakalamıştır.
Atatürkçülük bu ülkenin temel taşıdır. Sen bi tarafını da yırtsan atatürkün ilke ve düşünceleri bu ülkede hep yaşayacak ve temel taşı olmaya devam edecektir. Atatürk olmadan Türkiye olmaz. Bunu bir türlü o kafanıza sokamıyorsunuz.
Gazi bey neden Atatürkçülük diye bir şey yok bunun en güzel örneği senin gibi atatürkçülerin varlığıdır, kendi açık kimliğinizle eleştiri yapamayacak kadar yüreksiz ve slogandan öteye bir şey söyleyemeyecek kadar fikirsiz kimselersiniz.