Kemal Kılıçdaroğlu, konuşmalarında açıkça “Yerel Yönetimler Özerkliğini” getirmeyi üzerine basa basa konuşmalarında dile getirmişti. Kemal beyin, söylemine taşıdığı “Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı” Millet İttifakı yani 7’li masanın da kabul ettiğini unutmamak gerekiyor. Türkiye, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartına “ŞERH” koymuş bulunuyor. Kemal Kılıçdaroğlu, bu şerhi kaldıracağını beyan etmiş ve söz vermiştir.
Kimlere verildiğini bütün Türkiye kulaklarıyla işitip, gözüyle gördü!
Meselenin 28 Mayıs seçimleri öncesi düğümlenen tarafı ise burada yatmaktadır. Bilindiği gibi Sinan Oğan, yüzde 5.2 oy almayı başardı. Sinan Oğan beyin açıklamalarından anlaşılıyor ki, bu yüzde 5 pazarlığa açılacak. Yani yeni bir masa kuruluyor.
Bazı uzmanlar, gazeteciler Oğan’ın bu oylara hükmetme şansının olmadığını söylüyorlar. Pazarlık masası açmasının ise farklı sonuçlar doğuracağı konuşuluyor. Bütün bunları göreceğiz. İşin zor kısmı ise Sinan Oğan’ın Kemal Kılıçdaroğlu ile anlaşması, anlaşırsa yüzde 5 kitlenin tavrının ne olacağı durumudur.
Özerklik şartı!
Nurettin Canikli, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın kaşınmasının nasıl sıkıntıları başımıza açacağıyla ilgili bir çalışma yaptı. Görünen o ki kimse bu tehlikeyi çok fark etmedi veya edemedi. Bir göz atalım, ne menem şeymiş bu şart.
“Başta Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere 7’li masa etrafındaki genel başkanlar, Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartına Türkiye tarafından uygulanan şerhi kaldıracaklarını ve özerklik şartını uygulayacaklarını açıklamaktadırlar.
Şerhin kaldırılması, PKK’nın sözde yöneticileri ve HDP yöneticileri tarafından da uzun zamandan beri talep edilmektedir. Avrupa özerklik şartı, yerel yönetimlere İDARİ ve MALİ özerklik sağlamaktadır. İdari ve mali özerklik siyasi özerkliğin alt yapısını oluşturmaktadır.” (Canikli)
Bir başka ifade ile siyasi özerklik, idari ve mali özerklik ile ete-kemiğe bürünmekte ve somutlaşmaktadır. Avrupa Özerklik Şartı ayrıca, yerel makamların, başka devletlerin yerel makamlarıyla iş birliği yapabileceklerini öngörmektedir.
Şimdi bu şartı kabul eden Millet İttifakı ve diğer bileşenlerinin Türkiye’yi nasıl bir tehlike ile karşı karşıya koyabileceklerini tahmin edebiliyor musunuz?
Bu düzenleme de yerel yönetimlere uluslararası siyasi boyut kazandırmakta ve Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nin denetim yetkisi ile birlikte dış müdahalelere açık hale getirmektedir.
“Avrupa özerklik şartının kabul edilmesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin üniter (ulus devlet) yapısının ortadan kaldırılması ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yetkisinin yerel yönetimlerin bulunduğu topraklar için sınırlandırılması anlamına gelmektedir.”
Savunanlar, getireceğiz diyenler tehlikeyi biliyor ve görüyorsa nasıl savunuyor diye sormak gerekmiyor mu?
14 Mayıs sonuçları tehlikeyi milletin gördüğü anlamını çıkarıyor.