Erzurumlu Teyo Emmi, rahmet olsun kahvede milleti masanın etrafına toplamış anlatıyor; -Uşah ava çıhdım. Bir ayı çıhtı karşıma, attım kaba etinden yaraladım. Ayı çok gızdı, peşime düşdi.” Kalabalık heyecanla sorar “eee, sonra ne oldu”. Teyo devam eder, “Ben önde ayı arhada, derken bir yola düşdüm. Arhada ayı, alt tarafı uçurum, yukarısı sarp kayalık.”
Kalabalığın heyecanı artar, “eee, sora ne oldi”, Teyo emmi, goşiram, ayıda hızlanir. Birde bahtım garşıdan 5-6 gurt sürüsü”. Teyo emmi etrafını saranların gözlerini süzer, heyecanı ölçer. O sırada kahveci çay getirince Teyo emminin dikkati dağılır, söz sırası bozulur, söyleyeceklerini unutur biran. Kalabalık yine heyecanla “eee Teyo emmi sora ne oldi”. Teyo emminin insacamı bozulmuştur, “Ne olacak ayı beni yedi” der ve noktayı koyar.
İsrail, yaklaşık 50 yıldır Filistin toprakları üzerinde büyüyor. Her Ramazan, bayram gerekçeye ihtiyaç duymadan Filistinli katlediyor. Tecrit uyguluyor. Netanyahu döneminde bu saldırı ayyuka çıktı. Gazze denen yerleşim alanı 560 km2. 2.5 milyon insan yaşıyor. İstatistiklere göre metrekareye en fazla insan Gazze’de düşüyor. Gazzenin ardı deniz ve kapalı, Mısır tarafında “Refah Kapısı” İsrail’in isteğine göre açılıp kapanıyor.
Önünde ardında İran, Çin, Rusya var veya yok, yarım asırdır her gün öldürülen, ölümden öte umudu olmayan Gazze, Cumartesi günü İsrail’in beklemediği bir şekilde ve ilk defa müthiş bir saldırı düzenledi. Algı operasyonlarına rağmen asker ve sivil esirler aldı.
Hamas’a, askeri kanadı El Kassam Tugaylarına, neden saldırı yaptın demek zor. Her gün ölümü bekleyen insanların psikolojisi bu. İlk fırsatta patladı.
Şimdi İsrail, hava saldırıları düzenliyor. Sayılar her an değişiyor. 140’ın üzerinde çocuk, çoğunluğu kadın ve yaşlı insanlar öldürüldü. Hastane, ambulans, Cami ve 16. Asırdan kalma bir kilise vuruldu.
“Netanyahu; Cumartesiden beri artık hiç bir kural yok İsteyen dava açabilir! Şimdiye kadar olan siyaset, bundan sonra olmayacak! Gazze halkına 10 nesil unutmayacağı ceza vereceğiz! Hamas neredeyse o bölge haritadan silinecek! Hamas ve Hizbullah uluslararası hukuka göre terör gurubudur, bu yüzden savaş hukuku geçerli değil!.”
Savunma bakanı, insanlıktan nasip almamış bir nefretle Gazze’de yaşayanları hayvansı insan olarak niteledi. Elektrik, su, gıda kesildi.
ABD başta olmak üzere, batılı başkentler İsrail’in savunma hakkından bahsediyorlar. Ama 50 yıldır evleri, arazileri zorla ellerinden alınan, küçük bir alana sıkıştırılan, canları istediğinde öldürülen Filistin halkı için kimse savunma hakkından söz etmiyor!
Türkiye’de bir grup İsrail saldırıları üzerine, Filistin’e destek açıklayan veya daha ileri istekle yardıma koşalım diyenlere tepki olarak aynı türküyü çığırıyorlar. Filistinliler topraklarını Yahudilere sattılar şimdi cezalarını çekiyorlar. Araplar bizi arkadan vurdu. Hatta bir adım ileri giderek vahşi Arap ifadeleriyle İsrail’i çaktırmadan haklı dahi gören zihinler var.
Balfour Deklarasyonu, Lloyd George'un başbakanlığındaki Britanyalı savaş kabinesinde dışişleri bakanı olan Arthur Balfour'un girişimiyle başlatılan ve sonuçta Filistin'de bir Yahudi devletinin -İsrail- kurulmasıyla sonuçlanan girişimdir. (Balfour Deklarasyonu/1917)