Cumhurbaşkanı törenlerini aktaran yazısında tarihçi yazar Murat Bardakçı, imparatorluk benzetmesi yapmış, yazı başlığını da “İmparatorluk töreni gibi” atmıştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kabineyi açıkladığı konuşmasında 2200 yıldan fazla bir devlet geleneğine sahip olduğumuzun altını çizmişti. Hun İmparatorluğundan günümüze büyük devletler kurmayı başarmış bir geleneğin devamı olduğumuzun Cumhurbaşkanı ağzından ifadesi çok özeldi.
Konuşmalarında Erdoğan, büyük devlet vurgusunu sürekli tekrarlamaktadır. Böyle bir bilincin ne kadar kıymetli olduğunu, “Esir Türklerin hürriyet özlemini” duyanlar iyi bilir. Erdoğan Beş Tepe’deki törende yaptığı konuşmada, "Milletinin teveccühüne iki kez mazhar olmuş bir devlet başkanı olarak Türkiye'nin çıkarlarını savunurken artık elimiz daha da güçlenmiştir. Bundan sonra uluslararası kamuoyu; küresel krizlerin çözümünde daha fazla inisiyatif alan, bölgesinde barışın ve istikrarın tesisi için daha fazla çabalayan, Türk ve İslam dünyasının kalkınması için daha çok koşturan, mazlum ve mağdurlara daha fazla sahip çıkan bir Türkiye görecektir. Yeni dönemde muhataplarımız karşılarında sınırları içinde ve dışında terör örgütleriyle daha kararlı mücadele eden, Mavi Vatan'da kendisinin ve kardeşlerinin hakkını daha güçlü gözeten, ekonomiden ticarete, güvenlikten demokrasiye başarı çıtasını yükselten, hâsılı, her alanda daha kararlı, daha cesur, daha müşfik, daha aktif bir Türkiye bulacaktır." dedi.
Törenler gerçekten de imparatorluk havasında geçti. 80’in üzerinde devlet başkanı, başbakan katıldı. Çin’den Amerikan kıtasına kadar devlet ve hükümet üst yöneticileri hazır bulundu. Afrika ve Türk Devletleri yoğun ilgi gösteren bölgelerdi. Afrika yönünü kadim dostuna çevirmiş, Türk Cumhuriyetleri ise kardeşlerinin kutlu gününde hazır bulunmuştu.
Mete Han’a atıf
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her cümlesi, sözü özellikliydi ve önemliydi. Bir şeyin altını çiziyordu ve Türkiye'nin 14 Mayıs ve 28 Mayıs'ta sadece seçim yapmadığını, aynı zamanda gelecek asrın nasıl olacağına da karar verdiğine dikkat çekiyordu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin iradesiyle birlikte istiklal ve istikbaline de sahip çıktığını, Türkiye Cumhuriyeti'nin 2200 yılı aşan devlet geleneğiyle, 1000 yılı aşan millet şuuruyla, asırlara sâri birlikte yaşama kültürüyle kendi mecrasında akmaya devam edeceğini gösterdiğini vurguladı.
Dünden daha güçlüyüz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1000 yıldır Anadolu topraklarını aşkla yeşerten bu ırmağın yatağını hiçbir gücün değiştiremeyeceğinin bir kez daha anlaşıldığının altını çizerek, şunları kaydetti: "Türkiye bugün, dünden daha güçlüdür. Demokrasimiz her zamankinden daha kuvvetlidir. Yarınlarımız 28 Mayıs öncesine göre daha aydınlıktır. Yurt dışındaki kardeşlerimizi, her iki seçimde de ülkemize karşı sorumluluklarını bihakkın yerine getirdikleri için ayrıca tebrik ediyorum.
Sevincimizi paylaşan, bugün göreve başlama törenimize katılarak bizleri onurlandıran devlet ve hükûmet başkanlarına şahsım, ülkem ve milletim adına tekrar minnettarlığımızı ifade ediyorum. Zor günlerimizde yanımızda olan kardeşlerimizin mutlu günlerimizde de bizleri yalnız bırakmadıklarını görmekten memnuniyet duyuyorum. Türk Cumhuriyetlerindeki kardeşlerimizle dünyanın dört bir köşesindeki dostlarımızla omuz omuza yol yürümeye devam edeceğiz."
Evet, dünden daha güçlüyüz ve yalnızca törenimiz değil aklımızda imparatorluk aklı olduğunu görüyoruz.
Kutlu olsun.