Beştepe, ayrı bir coşkuya ve heyecana kapılarını açmıştı. 100’ü aşkın ülkeden Devlet Başkanları, Cumhurbaşkanları, Başbakanlar, Bakanlar ve üst düzey yöneticiler oradaydı. Türk Cumhuriyetleri, Afrika oradaydı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşma yaptığı kürsünün iki yanında Diyanet İşleri Başkanı ile birlikte Fener Patriği, Türkiye Ermeni Patriği ve diğer dinlerin temsilcileri de yer aldı. Sahte demokrat batıya güçlü bir mesaj verildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan gündüz TBMM’ye geldi. Geçici Meclis Başkanı MHP Lideri Devlet Bahçeli tarafından karşılandı. Mazbatayı Devlet Bahçeli taktim etti Erdoğan’a. Cumhurbaşkanı salona girdiğinde bilinen tavrıyla muhalefeti saymazsak milletvekilleri ayakta karşıladı ve dakikalarca alkışladı. Erdoğan yeminin ardından ikinci dönemi resmen başladı.
Anıtkabirden güçlü mesaj
Erdoğan, 13. Cumhurbaşkanı olarak Anıtkabir’i ziyaret ederek, buradan güçlü bir mesaj verdi. Seçim gecesi Beştepe’ye asılan Gazi Paşa’nın kalpaklı fotoğrafıyla verilen mesaj burada perçinlendi.
Beştepe’de düzenlenen törenlere Erdoğan eşi Emine Hanım ile birlikte geldi. Emine Erdoğan’ın kıyafeti ve yakasındaki ay yıldızlı broş dikkat çekti.
Devlet beye büyük alkış
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında desteklerinden dolayı MHP, BBP, Yeniden Refah, DSP, Hüda Par liderleri ve Sinan Oğan’a teşekkür etti.
Salonda MHP Lideri Devlet Bahçeli ismi büyük alkış aldı. Salondaki uzun alkış sırasında Özbekistan Devlet Başkanı Şevket Mirziyoyev yanında oturduğu Devlet beye bakışları ve işaretiyle adeta “İşte alkışladığımız yiğit budur” diyordu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında altı kalınca çizilecek şu ifadeyi kullandı; "Bu ulvi görevin, uğruna ve yoluna ömrümü adadığım milletime, gönül coğrafyamızın her yanına ve insanlığa hayırlı olmasını diliyorum. Aziz milletimizin şahsımıza, partimize ve ittifakımıza olan güvenini inşallah boşa çıkarmayacağız. 'Aşkınan çalışan yorulmaz' diyerek, Türkiye için eser ve hizmet üretmeye devam edeceğiz. Hangi siyasi görüşe, kökene, meşrep ve mezhebe mensup olursa olsun, 85 milyonun tamamını bağrımıza basacağız. 21 yıllık iktidarlarımız döneminde bu hassasiyetimizi hep muhafaza ettik. Hizmet götürürken kimsenin inancına, oyunun rengine bakmadık.”
Anadolu irfanının sözlere dökülmesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgecilik, particilik veya ayrımcılık hiçbir zaman yapmadık. Şeyh Edebali gibi 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' dedik. Yunus Emre gibi 'Yaratılanı severim Yaradan'dan ötürü' dedik. Ahmedi Hani gibi 'İnsan, en büyük kalemin çizdiği nakıştır' dedik. Bugün de aynı hikmet ışığının izinden gidiyoruz. Bugün de aynı idealleri, aynı ilkeleri savunuyoruz. Bugün de tüm Türkiye'ye, Hacı Bektaş'ın, Yunus Emre'nin, Pir Sultan'ın, Mevlana'nın, Ahmedi Hani'nin sevgi diliyle sesleniyoruz. Nefreti, öfkeyi, husumeti öne çıkaran değil, muhabbeti, hoşgörüyü, kardeşliği, kucaklaşmayı yücelten bir anlayışla hareket ediyoruz. 'Gelin canlar bir olalım, sevelim, sevilelim' diyoruz. Bu samimi çağrımızın, bütün renkleri, zenginlikleri ve farklılıklarıyla 85 milyonun tamamında makes bulacağına yürekten inanıyorum."
Allah yolunu, yolumuzu açık etsin..