Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır / Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır / Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır / Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır/
Üstat Sezai Karakoç’un şiiri BATI’nın çöküşünü, insanlığın ABD’nin (Bir) numara oluşunun silindiği günlerin ön habercisiymiş. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, kanaatimce dünyayı en iyi okuyan Erdoğan’dan sonraki ikinci isim; "Şimdi kuşatmayı kırmak için diplomatik yollara başvuruyoruz, bu yollar işe yaramazsa başka yollar da var." ifadesini kullandı.
Ne zaman ve nerede, El Cezire Televizyonuna verdiği reportajda!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Scholz ile görüşme öncesi basın toplantısında bir şeyin altını çizdi. Erdoğan, yaygın kanıya göre CIA’dan maaş alan Alman gazetecilerin sorularına çok sert tepki gösterdi ve "Tevrat'ta bunların hiçbirisi yoktur. Yapamazsın. İnsan hakları beyannamesinde yapamazsın. Ama burada görüldüğü gibi bu çocuklar nasıl vuruluyor? Hastanelerde bunlar nasıl öldürülüyor? Bunlar karşısında biz elimiz, kolumuz bağlı mı duracağız? Buna karşı hiç sesimizi çıkarmayacak mıyız?
Eğer burada elimiz, kolumuz, dilimiz bağlı kalırsak bunun tarihe hesabını veremeyiz. Onun için bir borçluluk psikolojisi içerisinde İsrail-Filistin savaşını değerlendirmemek gerekir. Bakın ben rahat konuşuyorum. Çünkü bizim İsrail'e borcumuz yok.
Borçlu olsak bu kadar rahat konuşamayız. Ama borçlu olanlar, rahat konuşamıyorlar. Biz Holokost cenderesinden geçmedik. Öyle bir durumumuz da yok. Çünkü insana saygımız bizim çok çok farklıdır. Başbakanlığım döneminde ben ilk defa antisemitizm noktasında tavır koymuş bir liderim. Dünyada hiçbir başbakan bu tavrı koymamıştır. Ama ben koydum. Ta o zamanda. Bundan dolayı da kimseye borcumuz yok."
Erdoğan ve Fidan’ın cesur çıkışları çok şey anlatıyor. Her bir açıklamaları içeride olduğundan çok dünyada yankı uyandıyor. Sezai Karakoç’un; “Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır / Gögsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır / Senden umut kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır” dizeleri ile okuyunca insanlık için de baharın habercilerini görüyoruz.
Batının ve Siyonizm’in kaybedişini izliyoruz. Bütün algılara, bastırma ve yalanlara rağmen kaybediyorlar. Gazze’nin SİYONİZM’in mezarı olduğunu göreceğiz. Gazze şehitleri bunun habercisidir.
Er yada geç insanlığın baharı filizlenecektir. Yenidünyayı, yeni düzene karşı güçlü durmayı hedefleyen Türk Devleti, en doğru duruşu sergileyen doğru bir iktidarla yürüyor. Bu umutlarımızı daha diri tutuyor.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan/El Cezire: "Blinken'le açıkça konuştum, kalıcı ateşkes istedik ve yerinden etme politikasını reddettik." "İsrail'e mutlak destek ve kalıcı ateşkesi reddetme konusunda Washington'la aynı fikirde değiliz" "Katliam ve bombalamalar sürerken Amerika'nın İsrail'e desteği devam ederse, bu küresel bir kriz yaratacaktır." "Ateşkes öncesinde Gazze'de savaş sonrası durum hakkında konuşmayı reddediyoruz." "İsrailliler hastaneleri ve okulları bombalayıp yerlerinden ediyor, amaçları Gazze'de can kalmaması." "Şimdi kuşatmayı kırmak için diplomatik yollara başvuruyoruz, bu yollar işe yaramazsa başka yollar da var."